Header Reklam
Header Reklam

KfW Ankara Bürosu Direktörü Franz Haller; 'Türkiye'de belediyelere 40-50 yıl boyunca kredi sağlayan en büyük kuruluş olduk'

07 Ocak 2010 Dergi: Kasım-Aralık 2009
KfW Ankara Bürosu Direktörü Franz Haller; 'Türkiye'de belediyelere 40-50 yıl boyunca kredi sağlayan en büyük kuruluş olduk'

e-Belediye: KfW ve Türkiye'deki faaliyetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

 

Franz Haller: KfW, genel olarak söylersek, Alman devletinin sahip olduğu bir bankadır. Almanya'da pek çok alanda faaliyetleri var ve küçük ve orta ölçekli pek çok kuruluşu, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projelerini destekliyor.

Burada Türkiye'de, benim bulunduğum ofis, kalkınmakta olan ülkelerle işbirliğini geliştirmek üzere KfW Kalkınma Bankasını temsil ediyor. Elbette Türkiye artık gelişmekte olan ülke değil bu nedenle Alman hükümeti 50 yıldan sonra bu tip işbirliğini sona erdirme kararı verdi ve artık hükümetler arası resmi görüşmelerle yürüyen ilişkilerimiz var. Bu görüşmelerin sonuncusu 2003 yılının Kasım ayında gerçekleşti. Hükümetimizin KfW aracılığıyla sağladığı fonları Türk hükümetine ve diğer kurumlara kredi olarak kullandırıyoruz. Yani hükümetimizin verdiği fonları biz de Türk hükümetine kredi olarak aktarıyoruz.

Biz Türkiye'de temel olarak, 3 kurumsal alanda işbirliği yapıyoruz. Bunlar mikro ve küçük ölçekli işletmeler, yenilenebilir enerjiler ve enerji verimliliği projeleri ve belediye altyapı yatırımları. Mikro ve küçük ölçekli işletmelerin yatırımlarını Türk Bankaları aracılığıyla kredilendiriyoruz. Devam eden büyük projeleri özellikle AB Komisyonu'nun işbirliğinde devam eden projelerini de küçük işletmeler kredilendirme programı çerçevesinde destekliyoruz. Toplam olarak 800 milyon Euro kredi sağlandı. Bu miktarın ikinci bölümü geçen yılın sonunda başladı. İlk bölüm ise 2 yıl önce gerçekleşmişti.

Ayrıca yine temel olarak bankalar aracılığıyla, yenilenebilir enerjiler ve enerji verimliliği projelerinin teşvik etmek için kullandırılıyor bunun için bankalara fonlar aktarıyoruz ve bankalar da rüzgar enerjisi, enerji verimliliği gibi projeleri finanse ediyor. Bu desteklerimize küçük ve orta ölçekli firmalar gibi şahıslar da enerji verimliliği, yalıtım projeleri için başvurabilirler. Örneğin bir binanın yalıtımını yapmak istiyorsanız siz de bulunduğunuz bölgedeki bankanızdan KfW'nin kredileri için başvurabilirsiniz.

Bizim belediyelere yönelik çalışmalarımız ve kredi desteklerimiz ise şöyle. Biz bu alanda kredi temininde 30-40 yıl boyunca en büyük dış kaynak kredisi sağlayan kuruluş olduk. Neredeyse 800 milyon Euro sağladık. Bu kredi işbirlikleri öncelikle İstanbul ve Ankara'da su sağlama projeleriyle başladı ve bizim ilk olarak işbirliği yaptığımız proje Ankara'da atıksu arıtma projesiydi. 1980'lerin ortasında Ankara'da inşa edilen bu ilk tesis aynı zamanda günlük 970,000 m3 kapasitesiyle Türkiye'deki ilk mekanik ve biyolojik arıtma tesisiydi. Proje maliyeti 138 milyon Euro idi ve KfW 102 milyon Euro kredi sağladı.

 

e-Belediye: Şu anda devam eden projeler hangileri?

 

Franz Haller: Su hizmetlerine ilişkin İstanbul, Ankara'da pek çok proje tamamlanmış durumda. Kastamonu,  Kırıkkale, Sivas gibi şehirlerdeki çalışmalar halen davam ediyor. Trabzon, Manisa,  Düzce, Muş ve Diyarbakır gibi illerde ise hazırlıkları devam eden projeler var. Ayrıca son 10-15 yıldır her iki hükümet de daha çok Türkiye'nin doğu illerine, daha az gelişmiş bölgelerine odaklanılması konusunda hemfikirler. Buralara yönelik projelerin ilkini Diyarbakır'da başlattık. Bugün biz Batman ve Siirt'te de çalışmalar yürütüyoruz. Van ve Muş'ta da çalışmalarımız devam ediyor. Diğer bir çalışmamız yine Diyarbakır'da atık bertaraf yönetimi konusunda devam ediyor. Ayrıca Erzurum'da katı atık bertaraf tesisinin finansman çalışmalarını bitirdik. Fakat zaman zaman batıda da çalışmalarımız oluyor. Örneğin Fethiye'de bir atıksu arıtma tesisinin finansmanını tamamladık. Şimdi atıksu arıtma tesisinin ikinci fazının finansmanı çalışmalarını gerçekleştireceğiz. Fakat bizim son 10-15 yıldır en çok odaklandığımız bölge, açıkçası doğu illeridir.

 

e-Belediye: KfW bu kredilerini direkt olarak belediyelere mi veriyor?

 

Franz Haller: Biz bu konuda resmi işbirliğimiz kapsamında olduğu üzere merkezi hükümetle yani Hazine Bakanlığı ile kredi anlaşmaları yapıyoruz. Hazine de belediyelere bu kredileri kullandırıyor. Biz direkt olarak belediyelere kredi sağlamıyoruz. Her zaman tabi ki belediye ve merkezi hükümetle çok yakın temasımız, işbirliğimiz oluyor. Çünkü Merkezi hükümet, projenin kredi alabilmesi için yatırımın düzenlenmesini, sorunlarının giderilip uygun hale getirilmesini sağlıyor. Ayrıca her şeyin ilk aşamasında, yani belediyenin en başta hazine ve özel proje ofisleri ile çok yakın temasta olması gerekiyor. Yine bizim belediyelerle geliştirdiğimiz direk temaslarımız da merkezi hükümete geliyor, yine merkezi hükümet kanalıyla destekleyebiliyoruz. En baştaki fizibilite çalışmalarından başlamak üzere tüm aşamalarda merkezi hükümetle çok yakın çalışıyoruz. Çeşitli proje aşamalarında düzenleme ve iyileştirme çalışmaları yapıyoruz. Projenin tüm aşamalarında bir kredilendirme süreci söz konusu ve farlı aşamalara da destek sağlayabiliyoruz. Bu süreçte temelde 3 taraf olarak belediyeler, merkezi hükümet ve KfW olarak birlikte varız. Ve projenin hazırlık, uygulama gibi tüm aşamalarını birlikte yürütüyoruz.

 

e-Belediye: Kredi verilecek projeleri sadece Hazine mi belirliyor ve seçiyor?

 

Franz Haller: Hayır, birlikte de çalışıyoruz, biz direkt temas da geliştirebiliyoruz. Ama kredilendirme her iki şekilde de Hazine üzerinden yapılıyor. Bu arada tabi ki belediye projeleri konusunda bize gelen projeleri inceliyor, nerede gerçekten yatırım gerekiyor şeklinde araştırmalar yapıyoruz. Bunlar içinde en çok atıksu arıtma tesislerinin kurulumu öne çıkıyor. Ama çok sık olarak da su dağıtım sistemlerinin, atıksu toplama kanalizasyon sistemlerinin yenilenmesi gibi projeler gündeme geliyor. Tabi danışmanlık hizmetleri yoluyla da gerekli ve lüzumlu ölçümlemeler yapılarak paket halinde sunuluyor. Burada belediyenin de bu paket hakkında hem fikir olması gerekiyor. Çünkü belediye için danışmanlık hizmetleriyle yapılan fizibiliteye ilişkin düzeltme ve iyileştirmeleri belediyenin de benimsemesi ve hem fikir olması gerekiyor. Daha sonra proje onay aşamasına geliyoruz. Kredi anlaşmasından bir önceki aşamadır. Alman proje onay prosedürüne uygun olup olmadığı konusunda burada tekrar hem danışmanlık firmasıyla hem belediye ile olası fizibilite değişikliklerini konuşuyoruz. Yine elbette projeyi merkezi hükümetle de görüşüyoruz. Tüm bunlar projenin en başında planlanması ve tasarlanması aşamasında da hükümetle görüşmeler yapılarak sürdürülüyor. Son olarak da finansman mekanizması hazine ile birlikte uygulamaya konuyor.

 

e-Belediye: Proje değerlendirme ve kredi onayında KfW için neler önemli? Kriterler neler?

 

Franz Haller: Elbette projenin o kentte yaşayanların durumlarını iyileştiriyor olması gerekiyor. Su sağlama hizmetleri ve atıksu arıtma sistemlerindeki iyileşmelerle kentte yaşayanların yaşam koşullarının düzeltiliyor olması gerekiyor. Yine çevreye duyarlı ve çevreyi koruyan projeler olması gerekiyor. Örneğin atıksu direkt olarak deşarj edilmemeli, arıtılarak deşarj edilmeli. Tabi belediyenin içinde bulunduğu finansal durumunda önemi büyük. Belediyenin krediyi alabilecek ve geri ödeyebilecek kapasitesi olması gerekiyor. Yine belediyelerin su sağlama ve atıksu sağlama hizmetlerine ilişkin vatandaşlarına hizmet bedeli uyguladığı veya uygulayacağı yönünde hazırlıkları da olması lazım. Dolayısıyla krediler sadece belediyenin bütçesine göre verilmiyor.

 

e-Belediye: Kredi süreleri ve faiz oranları hakkında da bilgi alabilir miyiz?

 

Franz Haller: Bu süreler 20-25 yıla kadar olabiliyor. Kredi faizleri konusu, bu biraz da pazar koşullarına bağlıdır. Belediyeler için bugün halen yüzde 3 ile 3.5 arasında değişmektedir.

 

e-Belediye: Bir projenin ne kadarını finanse ediyorsunuz?

 

Franz Haller: Normalde biz önce belediyenin kendi katkısını da görmek istiyoruz. Örneğin, belediye KDV?yi ödüyor olmalı. Örneğin atıksu tesisi için yeri yani arsayı sağlıyor olmalı. Tabi elbette bizim fizibilite çalışmalarımızla çok yakın şekilde uzmanlarla ve danışmanlarla çalışılıyor olmaları gerekiyor. Belediyeler normalde bu tür projelerde direkt olarak bulundukları ve yoğun şekilde yer aldıkları için onlara oldukça yüksek maliyetleri de oluyor. Öte yandan projelerin kredilendirmeleri konusunda sabit bir yüzdemiz yok. Ancak son dönemde belediyelerin merkezi hükümetten hibe finans desteğini sağlama konusunda Çevre ve Orman Bakanlığı aracılığı ile başvuru şansları var. Bu şekilde belediyeler proje maliyetlerinin % 45'ni sağlayabilirler. Ancak bu kararların alınması ve uygulanması elbette merkezi hükümetin kararıdır.

 

e-Belediye: Bu oranlar farklı ülkelere göre değişiyor mu?

 

Franz Haller: Evet tabi ki değişiyor. Bizim farklı kredi politikalarımız var. Örneğin Afrika'daki fonlarımızın çoğu hibe kredilerdir. Fakat Türkiye gerçekten gelişmiş bir ülke ve kredi kullanma kapasitesine sahip vadeli kredi kullanıp geri ödeyebilme kapasitesi var. Elbette hibe kredilerden daha büyük miktarlarda kredi imkanlarını değerlendirebilir ve ödendikten sonra tekrar kullanabilir.

 

e-Belediye: Avrupa ülkeleri ya da gelişmiş diğer ülkelerle Türkiye?deki kredi politikanız arasında farklılıklar var mı?

 

Franz Haller: Politikalar temelde aynı ve aynı prensipleri temel alıyor. Yani projenin çevreci oluşu, toplum için yararlı olması, su sağlama hizmetleri, atıksu hizmetlerinin söz konusu olması,  sağlıklı yaşama destek olunması gibi yine projelerin finansal olarak fizıbıl olması da gerekiyor. Belediyelerin sundukları bu hizmet bedellerini vatandaşlarından alabiliyor ve bedeller konusunda belirleyici olabiliyor olması önemli. Tüm bunlar hangi ülke olursa olsun temel olarak her yerde geçerli olan şartlardır.

 

e-Belediye: Projelerin kredilendirilme süreçlerinde problemler çıkıyor mu?

 

Franz Haller: Evet bazen belediyelerin projeler için çeviremeyecekleri kadar yüksek oranlarda kredi talepleri oluyor. Ve bu da bizim için borç verilemeyecek yükseklikte rakamlar haline geliyor. Ya da belediyelerin kendi borçları çok yüksek oluyor ve merkezi hükümet o belediyenin daha fazla kredi kullanmasına izin vermeyebiliyor. Bu tür şeyler oluyor ancak bizim belediyelerle olan işbirliklerimize baktığınız zaman uzun zamandan beri süren iyi ilişkilerimizin olduğunu göreceksiniz.

 

e-Belediye: Diyelim kredi desteği verdiğiniz proje, belirtilen zamanda bitirilemedi o zaman ne oluyor?

 

Franz Haller: Projelerde bu tür gecikmeler hep proje hazırlık aşamasında olur. Daha sonra uygulama, inşa aşaması bir firma tarafından bir süreye bağlı yapıldığı için çok fazla gecikme olmaz. İş bitirme tarihi zaten kontratta vardır. Burada bir gecikme olursa işi yapan firmanın zaten yükümlülükleri vardır. Projenin uygulanmasındaki gecikmeler dolayısıyla bizim sürece etki eden bir tarafımız söz konusu değil.

 

e-Belediye: 2010 ve sonrası için Türkiye'ye dair yeni planlarınız var mı?

 

Franz Haller: Pek çok yeni proje hazırlık aşamasında ama daha çok boru hatları konusunda çalışmalar var. Biz halen geçen hükümet anlaşmasından kalan 200 milyon Euro'luk bir kredi potansiyeline sahibiz. Bu fon önümüzdeki 3-5 yıl için de yeni projeler için kullanılabilir. Tabi bu arada başka finans kurumlarının, Avrupa Komisyonu işbirliği kaynakları gibi finansman olanakları da devreye girebilir. Bazı şeyler değişebilir ama biz halen bu 200 milyon Euro'luk fonla şimdiye kadar yaptığımız çalışmaların benzerlerini yapmaya devam edeceğiz. Bu arada resmi yatırım kredileri işbirliği anlaşmamızın da sonuna geliyoruz. 50. yılını dolduran Türk Alman işbirliğini de kutluyoruz. Hükümetlerimiz karşılıklı olaraki geçen bu 50 yıldan sonra Türkiye'nin artık gelişmekte olan bir ülke olmamasına rağmen işbirliğini sürdürme kararı verdi. Ayrıca Almanya'nın fon desteği Avrupa Komisyonu kanalıyla da geliyor. Avrupa Komisyonu fonlarının, % 25'i Alman Federal bütçesinden geliyor. Dolayısıyla finansman destekleri bu kanaldan da devam edecektir. 

 

 

 

Alman Kalkınma Bankası

Kreditanstalt für Wiederaufbau (KfW)

 

Alman Federal Devleti'nin kalkınma bankası olarak 1948 yılında kuruldu.

31 Aralık 2007 tarihi itibariyle toplam bilançosu 354 milyar Euro. (Almanya'nın 10 büyük bankasından biri) 2007 yılında sağladığı kredi miktarı 87.1 milyar Euro

 

Alman Kalkınma Bankası'nın (KfW) 5 kolu var

-          KfW Enwicklungsbank. Gelişmekte olan ve ekonomileri geçiş sürecinde olan ülkelere finansman ve danışmanlık hizmeti sunuyor. Finansman konularında bu ülkelerdeki resmi kuruluşlarla (Devlet Kurumları) birlikte çalışıyor. Bütçe Fonları, Kalkınma Kredileri, Teşvik Kredileri sağlıyor.

-          KfW IPEX-Bank. Alman ihracatçılarını ve yatırımcılarını finansa ediyor.

-          DEG. Gelişmekte olan ve ekonomileri geçiş sürecinde olan ülkelerdeki özel sektörü destekliyor.

-          KfW Mittelstandbank. Hizmetleri genelde Almanya ve AB'ye yönelik.

-          KfW Förderbank. Hizmetleri genelde Almanya ve AB'ye yönelik.

 

Türkiye'deki belediye altyapı kredi portföyü

Toplam portföyü 1 milyar Euro civarında.


 

Tamamlanmış projeler            Devam eden projeler                           Hazırlanan projeler

   (700 milyon Euro)                      (100 milyon Euro)                                    (200 milyon Euro)

- Kayseri su sağlama                  - Batman su sağlama ve atıksu              - Trabzon atıksu bertarafı

- Diyarbakır atıksu                      - Siirt su sağlama ve atıksu                    - Muş su sağlama ve atıksu

- Denizli katı atık                        - Samsun atıksu                                    - Diyarbakır katı atık

- Erzurum katı atık-                     - Sivas su sağlama ve atıksu                  - Fethiye atıksu II

- Malatya atıksu                         - Van atıksu arıtma tesisi

- Fethiye atıksu

 


Örnek Projeler

Proje                                        Proje maliyeti                      KfW finansmanı

Kayseri Su Sağlama                 19 milyon Euro                          10 milyon Euro

Bursa (Bursaray)                     300 milyon Euro                        128 milyon Euro

Denizli Katı Atık Bertarafı          11 milyon Euro                             8 milyon Euro

 


Etiketler


Slider Altına