Header Reklam
Header Reklam

“3. Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu” gerçekleştirildi

21 Aralık 2015 Dergi: Kasım-Aralık 2015

WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler’in yaşanabilir kentler yaratma hedefiyle her yıl düzenlediği Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu, “Daha Akıllı ve Enerji Verimli Şehirler” temasıyla gerçekleştirildi. Etkinlikte konuşan İETT Genel Müdürü Mümin Kahveci, İstanbullulara bu yıl, bisiklet aparatı olan bine yakın yeni çevreci otobüs alacaklarının müjdesini verdi.

Önceki adı EMBARQ Türkiye Sürdürülebilir Ulaşım Derneği olan ancak yeniden yapılanarak, Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün (WRI) Türkiye örgütü olan ve “WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler” adını alan Dernek tarafından 19- 20 Kasım tarihlerinde İstanbul Teknik Üniversitesi’nde düzenlenen sempozyuma, konunun uzmanı pek çok yerli ve yabancı uzman katıldı.

Sempozyumun açılışında konuşan WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler Yönetim Kurulu Başkanı A. Canan Ediboğlu, Uluslararası Enerji Ajansı’nın, enerji talebinin 2040 yılına kadar %37, elektrik ihtiyacının ise %80 artacağı yönündeki tahminine dikkat çekerek, enerji verimliliği konusunda değerlendirmelerde bulundu. Bu enerji talebi ve elektrik ihtiyacının ana nedeni de şehirler olacaktır diyen Ediboğlu şöyle devam etti: “Türkiye açısından bakarsak ekonomik olarak gelişmekte olan ülkemiz, gelişmiş ülkelere kıyasla enerjinin en yoğun kullanıldığı yerlerden biridir. Enerji yoğunluğunun OECD ve AB-27 ortalamalarının üzerinde olduğu Türkiye için önerilen altı bileşenden bir tanesi de ulaşımda enerji verimliliğinin artırılmasıdır. Enerji Verimliliği ilgili kanun ve yönetmeliklerde, ulaşımda toplu taşımanın yaygınlaştırılması, uygun yerlere akıllı bisiklet ağlarının kurulması, trafiğe kapalı yaya yollarının yaygınlaştırılması, yüksek verimli araçların kullanılması, alternatif yakıt teknolojileri ve yenilikçi çözümlerin uygulanması öngörülmüştür. Geliştirilmiş yenilikçi çözümler kentlerin sebep olduğu enerji kullanımını en aza indirecek yöntemler arasındadır”.

WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler Direktörü Arzu Tekir de açılışta yaptığı konuşmada, EMBARQ Türkiye’nin yeniden yapılanarak WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler  ismi ile yoluna devam edeceğini kaydederek şu bilgileri verdi: “EMBARQ Türkiye, artık ‘WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler’ adıyla WRI Ross Sürdürülebilir Şehirler Merkezi’nin bir parçası haline geldi. WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler’e geçişle birlikte farklı bir yapıya da dönüşen EMBARQ Türkiye, şehirlere salt ulaşım odaklı değil entegre çözümlerle destek vermeyi hedeflemektedir. Şehir yaşamının tüm alanlarında birbirleri ile entegre çözüm ve projelerimiz ile yarınlarımız için sağlam temeller üzerine kurulu sürdürülebilir şehirlerin kurulmasına katkıda bulunuyoruz. WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler olarak sürdürülebilir kent için ulaşım ve kentsel gelişimi teşvik etmek amacıyla entegre çözümler ile kirliliği azaltmak, halk sağlığını iyileştirmek, karbon gazı salınımını azaltmak ve güvenli kamusal alanlar yaratmak için faaliyetler yürütüyoruz.” dedi. Başta İstanbul Büyük Şehir Belediyesi olmak üzere birçok kentinin yerel yönetimleri ile işbirliği yaptıklarını da belirten Tekir; “‘BikeLab İstanbul’ adlı proje ile İstanbul'da güvenli bisiklet yolları oluşturulması için Hollandalı bisiklet uzmanlarını getirdik. Güvenli bisiklet kullanımını toplu taşımaya entegre ettik. Antalya, Sakarya ve Eskişehir gibi Türkiye’nin diğer şehirlerinde de bisiklet projeleri yürüttük ve yürütüyoruz. İETT'ye metrobüsün erişilebilirliği ve güvenliğinin iyileştirilebilmesi için destek sağladık.” dedi.

“Bu yıl çevreci ve bisiklet aparatı olan bine yakın yeni otobüs alacağız”

Açılış konuşması ardından moderatörlüğünü İstanbul Ekonomi Danışmanlık Yönetici Ortağı Sinan Ülgen’in yaptığı; OECD ITF Yöneticisi Philippe Crist, WRI Ross Sürdürülebilir Şehirler Merkezi Global Direktörü Ani Dasgupta, C40 Bölgeler Direktörü Simon Hansen ve İETT Genel Müdürü Mümin Kahveci’nin konuşmacı olarak yer aldığı oturumda “Yeşil Büyüme ve İklim Değişikliğinin Anahtarı Şehirler” başlığı altında önemli bilgiler aktarıldı.

Oturumda konuşan İETT Genel Müdürü Mümin Kahveci İstanbullulara bu yıl bine yakın yeni çevreci otobüs alacakları müjdesini verdi. İstanbul’un hareketlilik ile ilgili başlı başına bir problem yaşamakta olduğunu belirten Kahveci, “Bizler de bu soruna çözümler üretmek için uzmanların da desteği ile anketler yaptık. İstanbullulara çeşitli sorular yönelttik. İstanbul trafiğindeki araç yoğunluğu ve trafik sıkışıklığı sorununu nasıl çözebileceğimizi, toplu ulaşım kullanım oranını nasıl artırabileceğimizi sorduk. Genelde; araçlarımızın yeni olmadığı, çevreci olmadığı veya güvenli ve temiz olmadığı şeklinde yanıtlar aldık. Biz de bu sonuçlardan kendimize ödevler çıkardık. Yeni bir reform içerisine girdik. 3 bine yakın yeni otobüs aldık. Bu yıl da bine yakın yeni otobüs daha alacağız. Hepsi de çevreci olan bu otobüslerde bisiklet aparatları da yer alacak.” dedi.

Metro altyapısı ile ilgili hedeflerini de açıklayan Kahveci, “2019 yılı için 400 km’lik bir metro hedefi koyduk. Şu an 150 km inşa halinde. Ulaşım kalitesini artırmak için çalışmalarımız bununla da sınırlı değil. Yayalaşma projelerine başladık. Meydanları yavaş yavaş araçlardan arındırmaya başladık. Elektrik araç kullanımını filomuza kattık. Raylı ve elektrikli ulaşımı daha da yaygınlaştırmayı planlıyoruz. Dolmuş sayısını önemli miktarda artıracağız. Dolmuşlarımızda çevreci bir dönüşüm de başlattık. Dolmuş ağımızı çevreci bir ulaşım moduna dönüştürmeyi düşünüyoruz. Ücret entegrasyonunu önemli oranda başardık. Engelli vatandaşlar için araçlarımızı düzenlendik” şeklinde konuştu.

Bu yıl alacakları yeni araçlarda bisiklet aparatları olacağını da belirten Kahveci, bisiklet ile ulaşımın önemine değinerek, “Bisiklet ile ulaşımın önemli bir çözüm olacağını düşünüyoruz. Ancak İstanbul’un topografyası her zaman bisiklet kullanımı için uygun olmayabiliyor. Biz buna karşın olabilecek her yerde bisiklet yolları yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.” dedi.

“Şehirler büyürken aynı zamanda çevreci de olabilir”

Dünyanın önde gelen uluslararası kurumlarında şehirler konusunda yaptığı çalışmalar ile 15 yıllık bir deneyime sahip olan WRI Ross Sürdürülebilir Şehirler Merkezi Global Direktörü Ani Dasgupta ise yaptığı konuşmada sürdürülebilir şehirlerde ana bileşenlere dikkat çekerek şunları söyledi: “Sürdürülebilir kentler inşa etmek için şehirlerin yenilik merkezleri olması lazım. Sürdürülebilir şehirler insanların gelişimi için bir lokomotif görevi görüyor. Şehirler büyürken nüfus artıyor, sonuç olarak şehirlerdeki insanların tüketimi de sürekli bir artış gösteriyor. Bu nedenle bu kentlerin yaşanabilir yerler olması için çözümler üretmemiz gerekiyor. Ancak ‘büyürken aynı anda çevreyi koruyamayız’ şeklinde bir argüman doğru değil. Şehirler büyürken aynı anda çevre de korunabilir, çevreci olunabilir. Bunun dünyada pek çok örneği var. Örneğin Londra’da otomobil kullananların sayısı azaldı. Yani bazı şeyler değiştirilebiliyor. Ancak bunun için çözümler her şehir için özgün bir şekilde hayata geçirilmelidir. İstanbul’daki metrobüs uygulaması da bunun güzel bir örneğidir.”

Yaşanabilir şehirler yaratmak için herkese eşit hizmet götürmenin de önemine değinen Dasgupta, “Bunun için herkese eşit hizmet götürmeliyiz. Vizyonumuz eşitlikçi şehirler olmalıdır. Örneğin İstanbul’da araçların yüzde 20’si otomobillerden oluşuyor. Bu oran eşitliği de ortadan kaldıran çok büyük bir rakam. Bu eşitsizliği ortadan kaldırmak için toplu taşımanın özendirilmesi gerekiyor. Böylece ekonomi de düzelecektir. Bunun için kent liderlerine çözümler önerebilmeliyiz”.

İnsanların rahat yaşayabileceği şehirlerin sürücüler de dahil herkes için ilerleme sağlayacağına değinen OECD ITF Yöneticisi Philippe Crist, “Konutlardaki elektrik ihtiyacından tutun da birçok alanda enerji tüketimi artıyor. Ancak kaynaklar sınırlı ve bizim daha düşük karbonlu ulaşıma ihtiyacımız var. Teknolojinin bunu çözmesi gerekiyor. Örneğin elektrikli araçlar bu yolda önemli bir çözüm olabilir. Şu an dünyada 500 bin civarında kayıtlı elektrikli araç var. Çin’de iki veya üç tekerlekli 21 milyon elektrikli araç daha deveye girecek. Bu araçların şehirlerde kullanımını reddetmemeliyiz. Bisikletlerin kullanımı da daha çok teşvik edilmeli.” dedi.

Şehir yöneticilerinin sürdürülebilir şehirler için çok önemli bir role sahip olduklarına değinen C40 Bölgeler Direktörü Simon Hansenise “İstanbul, C40’a üye şehirler arasında yer alıyor. Hep birlikte şehirlerin daha yeşil hale gelmesi için çalışıyoruz. Şehirler aslında bir bahçe gibi algılanmalı. Şehirler, karbon emisyonuna ve dolayısıyla iklim değişikliğine neden olan yerlerin başında geliyor. Karbon emisyonu yüzde 70 oranında şehirlerden kaynaklanıyor. Eğer bir şehir lideri iseniz ve iyi bir lider olmak istiyorsanız insanların günlük hayatını nasıl kolaylaştırmanız gerektiğini de sürekli düşünmelisiniz. Son beş yılda İstanbul’un da içerisinde yer aldığı C40’a üye şehirler ve bu şehirlerin liderleri 10 binden fazla aksiyon aldı.” şeklinde konuştu.

İki gün süren sempozyum süresince; kent içi ulaşımda enerji verimliliği ve iklim değişikliği, kentleri yaşanabilir kılan sürdürülebilir ulaşım çözümleri, yol güvenliği, akıllı şehirlerde inovatif ulaşım çözümleri, şehirlere finansal destekler ile toplu taşıma odaklı gelişim konuları ele alındı.

“Yaşanabilir şehirler için sürdürülebilir çözümler”

Yaşanabilir şehir bir hedef değil, bir yolculuktur. 21. Yüzyılda yaşanabilir şehirlere ulaşırken, yol arkadaşlarımız akıllı ve dürdürülebilir çözümler olacaktır.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Hayri Baraçlı’nın sempozyumda yaptığı sunumdan notlar şöyle:

1980’li yıllara kadar şehirlerde yaşayan kent sakinleri için temel belediye hizmetlerinin verilmesi insanları mutlu ve memnun ederken, yeni nesil kent sakinleri için yaşam kalitesi, çevre duyarlılığı, değişimin parçası ve karar vericisi olmak memnuniyeti sağlamaktadır.

Yeni ekonomik düzende şehirler

İstikrarlı, standart, sürdürülebilir, ölçülebilir hizmetler ile kendilerini öne çıkarmak yani akıllı hale gelmek zorundadır. Büyük veri, yenilenebilir enerji ve mobilite yatırımları ile sürdürülebilir çözümler geliştirmeyi, dolayısıyla yaşam kalitesini daha da artırmayı hedefliyoruz.

Şehirlerde “-sızlık” üzerine kurulu sistemler

Polissiz trafik, hastanesiz sağlık, sınıfsız eğitim…

Örneğin, polissiz trafikte kurallara uymayanların tespiti, cezalandırılması ve takibi nesneler tarafından yapılıyor. Hatalı sollama yapıldığını en hızlı fark edebilecek iki “şey” var aslında: arabanın kendisi ya da emniyet şeridi.

Nesnelerin internetiyle birbiriyle entegre sistemler

Enerji üretim sisteminin su dağıtım sistemiyle konuşması, su dağıtım sisteminin yer altı su rezervleriyle konuşması, su rezervinin havada beklenen yağış durumu için meteoroloji ile konuşması, meteorolojinin ulaşım sistemini uyarması gibi zincirleme bilgi akışıyla akıllı sistemler, şehirlerin verisini yönetecek.

Alternatif enerji kullanımı

Çöp gazından enerji üretimi. 2014 yenilenebilir (biyokütle) enerji lisansları içerisindeki payımız %30.

Odayeri LFG Enerji Üretim Tesisi 2014 yılında 239,3 milyon kWsaat elektrik üretimi gerçekleştirdi. 2015’in ilk 9 ayında ise 143,5 milyon kWsaat elektrik üretti.

Kömürcüoda LFG Enerji Üretim Tesisi de 2014 yılında 96,6 milyon kWsaat elektrik üretimi gerçekleştirdi. 2015 yılının aynı döneminde ise 68,0 milyon kWsaat elektrik üretti.

Karbon Yönetimi

Elde edilen emisyon azaltımı

İBB İstaç A.Ş.ISO 14064-1 Standardı kapsamında Kurumsal Sera Gazı Doğrulama Belgesi’ni alan ilk Türk kuruluşu olmuştur. LFG enerji üretim tesislerimiz sayesinde dünyada en prestijli standart olan Gold Standart tarafından tescil edilmiş olarak 2011-2014 Eylül dönemi 4.200.000 ton CO2eq azaltımı sağlanmıştır.

İSKİ’nin İstanbul Terkos’da kurmakta olduğu tesisle, deniz suyundan içme ve kullanma suyu elde edilecek.

Dünya Genelinde Evsel Katı Atık Yönetimi

Toplam: 783 milyon ton/yıl (Dünya Bankası 2012 verilerine göre)

Düzenli depolama: 338 milyon ton/yıl

Geri dönüşüm: 134 milyon ton/yıl

Yakma: 122 milyon ton/yıl

Kompost: 69 milyon ton/yıl

Vahşi depolama: 72 milyon ton/yıl

Diğer: 48 milyon ton/yıl

Avrupa’da Evsel Katı Atık Yönetimi

Toplam: 241 milyon ton/yıl (Avrupa Komisyonu 2012-Eurostat)

Düzenli depolama: 81 milyon ton/yıl

Geri dönüşüm: 66 milyon ton/yıl

Yakma (Enerji Dahil): 58 milyon ton/yıl

Kompost ve anaerobik çürütme: 36 milyon ton/yıl

İstanbul 2024 Katı Atık Yönetim Hedefi

İstanbul Projeleri

İBB Yakma Tesisi elektrik enerjisi üretimi: 70 MWsaat. Isıl üretim kapasitesi: 165 MWsaat.

3. Havalimanı Elektrik ihtiyacı: 175 MWsaat. Isıtma ihtiyacı: 80 MWsaat. Soğutma ihtiyacı: 160 MWsaat. Kurulmakta olan katı atık yakma tesisiyle 3. Havaalanının enerji ihtiyacının %40’ı, ısıl ihtiyacının %100’ü karşılanacaktır.

Sürdürülebilirlik anahtarı 3: Sosyal Sorumluluk

Gençlik Meclisi, Türkiye Öğrenci Konseyi, Üniversite kulüpleri, STK’lar vb. yapıları daha etkin kullanarak çevre için yapılan sosyal sorumluluk faaliyetlerini artırıyoruz.

Dijital Evren

Dünya üzerinde üretilen veri büyüklüğü 2013 yılında 4.4 trilyon GB ve 2020 yılında 44 trilyon GB olacak. 2011’de Tokyo’da deprem sinyali alınmasından sonra 29 saniye içerisinde:

-        3 büyük operatör 5 dilde deprem beklendiği ile ilgili bir mesaj gönderdi ve insanlar televizyon ve radyo yayınları ile uyarıldı.

-        Trenlere durmaları için sinyal gönderildi. Metrolar boşaltılmaya başlandı. Cerrahi operasyonlar durduruldu. Gaz dağıtımı kesildi ve nükleer reaktörler kapalı duruma geçiş için sinyal aldı.

-        Havaalanlarındaki pistler kapatıldı ve 86 uçuş farklı havaalanlarına yönlendirildi.

-        Elektrik dağıtımı konusunda öncelikler değiştirildi ve hastanelere enerji tesislerine, nükleer tesislere, trafik kontrol yetkililerine ve hükümet otoritelerine öncelik verildi.

-        Üretim hatları durduruldu. Polis, itfaiye ve hastane gibi acil servisler hazırlık düzeylerini artırmaları konusunda uyarıldı.

Pekin tehlikeli boyutlara varan hava kirliliğini 2017 yılına kadar %25 oranında azaltmak için 160 milyar dolarlık bir kaynak ayırdı.  Bunun için IBM ile işbirliği yapacak olan Çin hükümeti proje için veri madenciliğini yoğun şekilde kullanacak.

Büyük veri, Ar-ge, Benchmarking, Yapay zeka

Şehir Yönetim Merkezi.İGDAŞ, İSKİ SCADA, İBB Veri Merkezi, İtfaiye kontrol merkezi, IBB WI-FI, Tünel Kontrol Merkezi, Trafik Kontrol Merkezi, Şehir Sensörleri, Filo Yönetim Merkezi.

İBB Veri Merkezi. İBB’ye ve bağlı birimlere ve gerektiğinde diğer kamu ve özel kuruluşlara; güvenilir, esnek, konsolide edilmiş, ekonomik, kesintisiz, yüksek standartlarda veri hizmeti sunmak için veri merkezi kuruyoruz.

Etkin Veri İşleme.İstanbul trafiğini çözmek için Trafik Kontrol Merkezi’ni kurduk. Kent trafiği 7/24 buradan yönetiliyor.

 

 

 

 

 

 

 



Slider Altına