Dünyanın en büyük otobüs fuarı Busworld 2012'de otobüs firmaları tüm yenilikleriyle yer aldı
Otobüs firmaları özel sunumlarla sektördeki yenilikleri anlattılar?
"Otobüs satışında 2010 yılında olduğu gibi, 2011'i de pazar lideri olarak tamamladık"
Otokar, Busworld 2012'de 6 metreden 12 metreye kadar uzanan geniş ürün yelpazesi ve iki yeni aracı ile yer aldı. Fuarda ayrıca Türkiye?nin ilk elektrikli otobüsü Doruk Electra ve Sultan ailesinin en yeni modeli Sultan Mega ilk kez sergilendi. Fuarın basın gününde yapılan toplantıda konuşan Otokar Genel Müdürü Serdar Görgüç, iki yıldır otobüs pazarında liderliklerini koruduklarını hatırlatarak ilk üç ayda da otobüs üretimi alanında lider olduklarını belirtti. Görgüç; "Otokar?ın son 10 senedeki yıllık bileşik büyüme oranı % 26 olarak gerçekleşti. 2011'de ise rekor bir büyümeye imza atarak ciromuzu % 72 oranında artırdık. Sadece otobüs grubu satışlarımıza baktığımızda ise geçtiğimiz yıla kıyasla satış adetlerimizi % 38 oranında artırarak 1990 adetlik otobüs satışına ulaştık. Bu başarılı sonuçlar bizi Türkiye'nin otobüs pazarı lideri konumuna taşıdı. 2010 yılında olduğu gibi, 2011'i de pazar lideri olarak tamamladık. OSD rakamlarına göre ilk çeyrek sonuçlarına baktığımızda ise, Otokar'ın yine Türkiye'de en çok otobüs üreten firma olduğunu görüyoruz. Türkiye'deki bu başarımızı uluslararası pazarlara da taşımak her zaman öncelikli hedeflerimiz arasında oldu. Bugün binlerce Otokar aracının 5 kıtada 60'tan fazla ülkede başarı ile hizmet veriyor olması bizi gururlandırıyor" dedi. Busworld'de; şehiriçi, servis ve turizm taşımacılığı alanlarında Otokar'ı başarıya taşımış tüm ürün ailesini bir arada sergilediklerini belirten Görgüç, "Fuarda faaliyet gösterdiğimiz servis, turizm ve şehiriçi toplu taşımacılık alanlarında iki önemli yeniliğimiz var. Bildiğiniz üzere, servis ve turizme yönelik otobüslerimiz bugün kendi sınıflarında lider konumundalar. 25 kişilikten 43 kişiliğe kadar geniş bir otobüs yelpazemiz bulunuyor. Bu alandaki 6 farklı modelimiz her türlü ihtiyaç ve beklentiye uyum sağlıyor ve düşük işletme giderleri ile yolcu başına maliyetleri düşürerek, tercih listelerinde üst sırada yer alıyorlar. Fuarda Türkiye'nin en çok tercih edilen Sultan otobüslerimizden 3 farklı modeli sergiliyoruz. Uluslararası pazarlarda Navigo olarak bilinen Sultan pazara girdiği günden bu yana büyüme ivmesini hiç kaybetmemiş ve bizi daima iyi şekilde temsil etmiş bir ürün. Bugün bu aileyi yeni bir üye ile taçlandırıyoruz; Sultan Mega. Sultan Mega da pazardaki ihtiyaçlar sonucu geliştirilen bir otobüs. Sultan Mega, servis ve turizm pazarında alım gücü olarak orta boy ve büyük boy otobüs sınıfına ulaşamayan ancak yüksek yolcu kapasitesine ihtiyaç duyan müşterilerimiz için özel olarak geliştirildi. İlk kez burada sergilediğimiz bu otobüsümüzün kısa sürede pazardaki bu boşluğu dolduracağına inanıyoruz" dedi. Görgüç, "2005 yılından bu yana alternatif yakıtlı otobüsler konusunda çalışmalar yürütüyoruz. 2007 yılında Türkiye?nin ilk hibrit otobüsünü, 2009 yılında Türkiye?nin ilk doğalgazlı orta boy otobüsünü ürettik. 2011 yılında ise doğalgazı 12 metrelik KENT otobüslerimizde kullandık. Bugün ise Türkiye'nin ilk elektrikli otobüsü Doruk Electra'yı sizlere tanıtmanın büyük sevincini ve gururunu yaşıyoruz. Elektrikli otobüsümüze geçmeden önce size KENT'in doğalgazlı modelinden biraz bahsetmek istiyorum. Özellikle Türkiye'de doğalgaz ile çalışan otobüsler konusunda yükselen bir talep var. Biz de alternatif yakıt teknolojilerinde bu ürünlere ağırlık verdik. Doğalgaz ile çalışan KENT, bu çalışmalarımızın bir sonucu. KENT'in çok başarılı bir ürün olacağına inanıyorum. Doruk Electra ise, Türk otobüs sektöründe ve Otokar tarihinde yine bir ilk olarak alınacak olan Türkiye?nin ilk elektrikli otobüsü. 3 buçuk yıllık bir çalışmanın ürünü olarak geliştirdiğimiz Doruk Electra'nın, çevreci yatırımları ile öne çıkan belediyelerin tercihi olacağına inanıyoruz. Doruk Electra, şehiriçi kullanımda sunduğu optimum özellikleri ve özel bir altyapı yatırımı gerektirmemesi ile yakın zamanda yollarda görebileceğimiz bir otobüs olmaya aday" diye konuştu.
BMC, İETT'ye satışı gerçekleştirilen Procity tam alçak tabanlı şehir içi tip Solo otobüsü de sergiledi
Tamamı yerli sermaye ve işgücü ile üretilen otobüsleri başta Avrupa Birliği üyesi ülkeler olmak üzere 80'i aşkın ülkeye ihraç eden BMC, Busworld Turkey 2012 Fuarı'nda kenti içi toplu taşıma ve turizm sektöründe kullanılan 7 farklı aracını sergiledi. Bu yıl 47. yaşını kutlayan BMC?nin bir dünya markası olma vizyonuyla yoluna devam ettiğini belirten BMC Genel Müdür Yardımcısı Turgut Cankılıç, "BMC, yük ve yolcu taşımacılığında kullanılmak üzere 700'ün üzerinde konfigürasyonda araç üretmektedir. BMC, yolcu taşıma grubu araçlarında, dinamik ve yenilikçi çözüm geliştirme anlayışını ar-ge ve tasarım faaliyetlerine yansıtmıştır. Üç boyutlu tasarım ve mühendislik analizleri desteği ile 7,5m, 9m, 10m, 12m, 18m uzunlukta solo ve körüklü, tek ve çift katlı yapılarda, dizel, CNG, doğalgazlı, hibrid otobüslerini; müşterilerinden gelen taleplere göre şekillendirebilen BMC, sahip olduğu hızlı ve esnek üretim yapısıyla, yıllık 1.800 adet otobüs üretimi kapasitesine sahiptir" dedi. Yurtiçinde 35 yetkili satıcı, 135 yetkili servis ve 170 yetkili yedek parça satıcısı ile hizmet verdiklerinin altını çizen Turgut Cankılıç, yurtdışında ise 20'si Avrupa?da olmak üzere 37 distribütör ve servis ile müşterilerinin her zaman yanında olduklarını kaydetti. Cankılıç'ın konuşmasının ardından Satış ve Pazarlama Direktörü Togan Yazıcıoğlu da fuarda sergilenen Procity, Procity 340 körüklü, Procity-Turkuaz, Probus LE, Alyos, Probus 850 TBX ve Midilux L hakkında bilgi verdi.
BMC, Busworld 2012'de İETT?ye satışı gerçekleştirilen Procity tam alçak tabanlı şehir içi tip Solo otobüsü de sergiledi. İETT'ye teslim edilecek 279 adet Procity otobüsün satış sonrası hizmeti de 5 yıl süre ile BMC tarafından verilecek. Ayrıca Busworld Fuarı'nda BMC standını ziyaret edenler BMC ve Shell'in iş birlikteliğinin bir örneği olan özel simülatörü kullanma şansı da yakaladı.
"Toplu taşımanın kabuk değiştirmesine Mercedes Benz Türk olarak muhakkak öncülük etmek istiyoruz"
Mercedes-Benz Türk, Busworld Fuarı'nda Istanbul/Hoşdere fabrikasında ürettiği 9 aracıyla boy gösterdi. Fuarın ana sponsoru da olan Mercedes Benz Türk fuarda yeni 2 + 1 koltuklu ve Eğlence ve Bilgi Sistemi ekranlı Travego 17, Travego 15, 2 + 1 koltuklu Tourismo 16, Tourismo 15, Conecto Solo, Conecto Körüklü, Sprinter Servis, Sprinter Dolmuş ve Vito 8+1 Minibüs?ü tanıttı. Fuarda basın mensuplarıyla bir araya gelen Mercedes-Benz Türk AŞ Satış ve Pazarlama Direktörü Süer Sülün ve Kamyon Pazarlama ve Satış Kısım Müdürü Burak Tarım, kent içi taşımada otobüs alımlarının devam edeceğini, Mercedes-Benz'in her zaman bu alanın bir parçası olacağını, metrobüs projesinde ise en ideal aracın Capacity olduğunu ifade ettiler.
Otobüs A.Ş, ve Özel Halk Otobüsü ihaleleriyle ilgili değerlendirme yapan Süer Sülün; "Toplu taşımada, özellikle İstanbul'dan başlayan bir değişim var. Bizim imalatçı olarak bu değişimin dışında kalmamız söz konusu olamaz. Otobüs A.Ş.'nin üçüncü fazındayız, başarılı bir operasyon devam ediyor. İlk iki faz bitti. Otobüsleri artık görmeye başladık. Toplu taşımanın kabuk değiştirmesine Mercedes Benz Türk olarak muhakkak eşlik etmek, artı öncülük etmek istiyoruz. Artık müşterilerin ihtiyaçları farklı. O ihtiyaçları karşılamak için kendi operasyonlarımız, ürünlerimiz ve hizmetlerimizi farklılaştırıyoruz". Türkiye otobüs pazarında çok büyük bir potansiyel bulunduğunu ifade eden Sülün konuşmasının devamında şunları söyledi: "Türkiye çok hızlı büyüyen bir ülke. Toplu taşımacılığın kalitesinin mutlaka artması lazım. Alçak tabanlı otobüslere geçiş var, bunun devam etmesi gerekiyor. Özellikle metropollerde bu giderek artıyor. Başka bir trend ise özelleştirmeler. Bu özelleştirmelerde aktif rol almak istiyoruz. Ürün, finansman, servis veya parça; bunları yapabilecek en iyi firma Türkiye'de biziz. Otobüs sektöründe belirli bir tecrübemiz, ağımız, hizmet kalitemiz var. Çok ciddi çalışmalarımız var. (?) Şu bir gerçek, aldığınız ürün Mercedes, aldığınız hizmet Mercedes kalitesinde bir servis. Dolayısıyla bizim hep altını çizdiğimiz şey sadece fiyata odaklanmamak. Özellikle toplu taşımada aracın yolda ne kadar hareket ettiği son derece önemli. Dolayısıyla burada tabii ki fiyat bir unsur ama aracın ne kadar sıklıkla arıza yaptığı, ne kadar çabuk parça bulunduğu, ne kadar çabuk servisinin yapıldığı, yakıt tasarrufu, yolcu konforu tüm bunların hepsi birer etken. Bizim bir teknisyenimiz yıllık ortalama 22 iş günü eğitim alıyor. Dolayısıyla bunların hepsi maliyet unsuru. Mercedes araç, iyi, güvenilir, dayanıklı, servisi, hizmeti iyi. Bütün bunlar almak için bir kriterdir. Kamu eğer diyorsa ki sizin aracınızın % 95 yolda olması lazım, 100 otobüs alıyorum 95'inin her daim yolda olması lazım, bu önemli bir konu. Biz bunda bir problem görmüyoruz 100 aracın 95'i tabii ki yolda olacaktır. Zaten aksi durumu düşünülemez. Tabii bunu verebilecek markalar var veremeyecek markalar var. Biz Mercedes Benz Türk olarak bu konuda kendimize güveniyoruz."
"Ülkede imalat yapan toplam on bir otobüs üreticisinin tamamı ZF müşterisi"
Busworld 2012 kapsamında özel bir toplantıyla ZF Türk basın mensuplarına kapsamlı bir sunum yaptı. Sunumda ZF Türk Genel Müdürü Ali Oruç, Şanzımanlardan Sorumlu Genel Müdür Dr. Michael Störk ve Otobüs Akslarının Satışından Sorumlu Müdür Frank Burkhart birer konuşma yaptı. Türkiye'deki 11 otobüs üreticisinin ZF müşterisi olduğunu belirten ZF Türk Genel Müdürü Ali Oruç sunumunda şunları söyledi: "ZF Friedrichshafen AG teknolojisi Türkiye otobüs sektöründe büyük ilgi görüyor: Ülkede imalat yapan toplam on bir otobüs üreticisinin tamamı ZF müşterisi. 2012 yılı için şimdiden çeşitli markalardan 900 adet otobüs iç pazar için sipariş edilmiş olmakla birlikte, bunların tamamı yakıt tasarrufu sağlayan 6 vitesli otomatik EcoLife şanzıman, ZF aksları ve ZF Direksiyon Sistemleri'nin teknolojileriyle donatılacak. Alıcılar ise, İstanbul'da İETT, Ankara'da EGO ve İzmir'de ESHOT olmak üzere Türkiye'nin en büyük üç belediye işletmeleridir. Türkiye son yıllarda otomotiv sektöründe yeni bir cazibe merkezine dönüştü. Türkiye'de otobüs yoğun kullanılan bir taşıma aracı. Dolayısıyla trafik işletmelerinin modern taşıtlara yönelik talepleri oldukça yoğun. Günümüz itibarıyla taşıtların % 98'inden fazlası ZF şanzımanlarıyla çalışmakta. İETT ayrıca, toplu taşımayı hızlandırmak amacıyla 2007 yılında hızlı otobüs sistemine (Bus Rapid Transit-System BRT) geçti. İETT, o zamandan bu yana filosunu tutarlı şekilde daha hızlı yolcu sirkülasyonuna olanak sağlayan alçak tabanlı otobüslerle yeniliyor. İşletme, 2012 yılı için Mercedes-Benz Türk'e 221 adet 'Conecto' model alçak tabanlı körüklü otobüs siparişi verdi. Uygun BRT teknolojisini ise ZF firması sunuyor: ZF süspansiyon sistemine sahip olan tahrik aksı AV 132 ile tahriksiz aks AVN 132 tabanın boydan boya düz kalmasını sağlıyor. ZF Servocom kompakt direksiyon ise sistemi bütünlüyor. EcoLife otomatik şanzıman aynı zamanda BRT işletiminde sürekli kalkış ve frenleme durumları için de ideal bir çözüm. Vites geçişi sarsıntısız gerçekleşiyor ve topografiye bağlı TopoDyn Life şanzıman kontrol ünitesi sayesinde yakıt tasarrufu sağlıyor. İETT'nin vermiş olduğu kapsamlı sipariş ayrıca BMC tarafından üretilen 279 adet 'Procity' alçak tabanlı solo otobüsleri de kapsıyor. Bunların tamamı da ZF firmasının EcoLife şanzımanı, ön aks ve arka aksı ile direksiyon kolonuyla donatılacak. İzmir ESHOT işletmeleri filosunu yenilemek amacıyla on iki metre uzunluğundaki 'Procity' model otobüsten 150 adet daha sipariş verdi. İzmir'de günümüz itibarıyla otobüslerin % 90'ından fazlası ZF şanzımanlarıyla sefer yapıyor. 'Procity' otobüslerin 2012 yılı ortalarında teslim edilmesi bekleniyor. Ankara EGO işletmeleri 250 adet 'Lion's City' model MAN otobüs sipariş verdi: Doğal gazla çalışan bu körüklü otobüslerin tamamı ZF EcoLife şanzıman ve ZF alçak taban akslarıyla çalışacak".
Oruç'un ardından sunum yapan Şanzımanlardan Sorumlu Genel Müdür Dr. Michael Störk, yeni EcoLife şanzımanları hakkında bilgi verdi: "İlk olarak otomatik bir şanzıman üretmeye başladığımızda geleceğe hitap eden tasarım yapmayı hedeflemiştik. EcoLife'ın adının içindeki 'eco' ekonomi ve ekolojiyi temsil ediyor, 'life' ise uzun ömrü ve dolayısıyla ekonomikliği? Biz EcoLife şanzımanda bunlara odaklandık. Şehiriçi ve şehirlerarası otobüslerde, ayrıca raylı araçlarda kullanılan bu 6 vitesli otomatik şanzıman, yüksek tork değerlerine son derece uyumludur. 2.000 Nm mertebelerinde tork aktarabilen şanzıman, topografiyi ve diğer tüm seyir dirençlerini sürekli algılayan ve değerlendiren şanzıman kontrol ünitesi TopoDyn Life ile seri olarak donatılmıştır. ZF EcoLife şanzımanın gelecekte hibrid versiyonu da satışa sunulacaktır. ZF böylece günümüzün ve geleceğin egzoz gazı normlarına uymakla birlikte, CO2 ve yakıt tasarrufuna yönelik beklentilere de hitap etmektedir. 6 vitesli EcoLife otomatik şanzımanı geliştirirken müşteri faydası ve ekonomiklik ön planda tutulmuştur. Geleneksel otomatik şanzımanlarla kıyaslandığında ZF EcoLife şanzımanı % 25 daha fazla tork aktarır ve daha uzun ömürlü olarak dizayn edilmiştir. İşletme tarzına bağlı olarak % 5 ile 10 arası yakıt tasarrufu beklenmektedir.
Tamamen yeni geliştirilen ve son derece etkili soğutma sistemi, modern motorların %15 kadar daha yüksek işletim sıcaklıklarının da sorunsuz üstesinden gelir. Bu koşullara uygun yağ ZF ile tanınmış yağ üreticilerinin iş birliği ile geliştirilmiştir. Yeni tork konvertörü ve mükemmel soğutma konsepti Yeni 6 vitesli otomatik şanzıman ZF EcoLife, kilitleme kavramasına sahip yeni nesil tork konvertörü ve entegre torsiyon sönümleyici ile donatılmıştır. Tork konvertörü, motor karakteristiğine uyumlu hidrodinamik yapısı sayesinde düşük devirlerde dahi daha iyi hızlanma sağlar. Erken kapanabilen yüksek performanslı ve hassas ayarlanabilir tork konvertörü kilitleme kavraması, torsiyon sönümleyicilerin olağanüstü titreşim söndürücü özelliği ile birlikte toplam şanzıman konseptiyle sağlanan yakıt tasarrufuna katkı sağlamaktadır. Daha güçlü, entegre ve performansı büyük ölçüde arttırılmış olan Şehiriçi-retarderi sadece frenlemeye destek sağlamakla kalmaz, şanzımana entegre yağ soğutucusu sayesinde EcoLife şanzımanın soğutma konseptine katkı sunar. Bu nedenle yeni şanzıman, 120 dereceye varan karter sıcaklıklarında dahi çalışabilmektedir. Bu husus özellikle geleceğin Euro 6 normuna uygun dizel motorlar açısından önemlidir.
Geliştirilmiş ısı bilançosu sayesinde yağ değişim periyotları ve kullanım ömrü uzar. Şanzıman daha güvenilir çalışır ve bakım gereksinimi azalır. Dolayısıyla işletim maliyeti de düşer. Bu yeni geliştirilen üründe taşıt sesinin yolcular ve yayalar için daha düşük tutulması düşüncesi tutarlı şekilde takip edilmiştir. Motor devirleri, şanzımanın içinde yer alan yeni, sessiz helis dişli düzeninin yanı sıra, koşullara uygun akıllı vites değiştirme stratejileri sayesinde minimum seviyede tutulmaktadır. Mekanik altı ileri vites bu konuda etkili ve verimli destek sağlamaktadır. Bu husus, önceki nesil otomatik şanzıman ZF Ecomat ile pratikte kanıtlanmıştır. ZF EcoLife şanzımanları artık standart olarak yeni, topografiye bağlı kontrol yazılımı TopoDyn Life ile programlanmıştır".
"Otobüslerin üst yapısında kullanılan 3 bin 170 adet parçanın tamamını Bursa Nilüfer'den tedarik ediyoruz"
Bus World 2012 Fuarı'nda Ashok Leyland'ın üst yapı uygulayıcısı olarak 8 metrelik 2 farklı otobüs ile görücüye çıkan Utikar Otomotiv'den yapılan yazılı açıklamada, Kayapa Sanayi Bölgesi'ndeki fabrikasında Ashok Leyland şaselere üst yapı uygulaması yapan firmanın, bugüne kadar başta Hindistan olmak üzere, İngiltere, İtalya, Polonya, Fransa, Azerbaycan, Mısır, Tunus, Cezayir, Dubai, Suudi Arabistan gibi ülkelere toplu taşıma araçları ihraç ettiği belirtildi. Bursa'da faaliyet gösteren Utikar Otomotiv'in, Hindistan'ın en büyük gruplarından biri olan Hinduja Group'a bağlı Ashok Leyland'ın Orta Doğu, Kuzey Afrika, Türk Cumhuriyetleri ile Avrupa ülkelerine ihraç edeceği şehir içi ve yakın mesafe otobüslerinin üst yapılarını üreteceği de açıklamada yer aldı.
Bursa'nın Nilüfer ilçesinde üretilen şehir içi lüks araçların, dünyanın önde gelen firma temsilcilerinin beğenisini topladığı vurgulandı. Utikar Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Özdemir'in açıklamada yer alan ifadeleri şöyleydi: 'Biz 'Yüzde 100 yerli yüzde 100 Nilüferli' sloganı ile üretim yapıyoruz. Otobüslerin üst yapısında kullanılan 3 bin 170 adet parçanın tamamını Bursa Nilüfer'den tedarik ediyoruz. Hedefimiz Nilüfer'i ve Bursa ismini dünya vitrine taşımak. İnşallah yakın gelecekte de alt yapısı da yerli olan hatta Nilüferli olan araçları üretmek istiyoruz. Hedefimiz müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre özel dizayn edilmiş kaliteli ürünleri Nilüfer'de üreterek sunmak". Ashok Leyland'ın üst yöneticisi (CEO) PG Nilsson de Türkiye'de yolcu taşımacılığı grubunda, 8 m otobüs üretimi için Utikar Otomotiv ile anlaştıklarını belirterek, Bursa'nın, Utikar Otomotiv'in 6 m, 7,5 m, 8 m ve 11 m şehir içi ve yakın mesafe otobüslerinin üretim üssü olacağını belirtti.
"Ankara ve Bursa halk otobüsçülerinden Güleryüz otobüslerine yoğun ilgi var"
Güleryüz A.Ş Cobra otobüslerinin yeni versiyonlarını sergiledi. Güleryüz Otomotiv AŞ çeşitli kapasitelerde ve kullanım amaçlarına göre Bursa'da 70 bin m2 alan üzerine kurulu tesislerinde, tasarımı, planlaması, yüzde yüz yerli sermaye ile üretimlerini gerçekleştiriyor. Ürün yelpazesinde bulunan GD 272 LF, GD 206 LE ve üstü açık çift katlı 3 modelin, Busworld Turkey 2012 fuarında sergilenmesinden büyük heyecan duyduklarını belirten firma yetkilileri, yolcu taşıma aracı üretiminde kendilerine güvendiklerini ve satış sonrası hizmetleri ile de ürünlerini sonuna kadar desteklediklerini belirttiler. Güleryüz, fuarda şu araçları sergiledi: Cobra GD 272 LF Alçak Taban, Cobra GD 206 LE, Cobra DD Üstü açık çift katlı turizm amaçlı otobüs. Otobüs A.Ş.?nin Erguvan ihalesinden dolayı satışlarında bir artış olduğunu ifade eden Güleryüz Cobra otobüsleri Satış Müdürü Cüneyt Özyıldırım "Taleplerin artması bizi çok mutlu ediyor. Elimizden geldiğince taleplere cevap vermeye çalışıyoruz. Ankara ve Bursa halk otobüsçülerinden Güleryüz otobüslerine yoğun bir ilgi var. Fabrikamızın yıllık üretim kapasitesi 835. Bu çerçevede taleplere cevap vermeye çalışıyoruz" dedi.
"Temsa sektörün taleplerine, ihtiyaçlarına en uygun araçları üretmek için çalışıyor"
Temsa, 4 modeli ile Busworld 2012'de yer aldı. Ayrıca 10 adet Temsa Safir Vip araç, 18 Nisan'da Busworld İstanbul Fuar Merkezi?nde düzenlenen törenle Kamil Koç'a teslim edildi. Törende konuşan Temsa Global Genel Müdür Yardımcısı İsmail Kemal Gürleyik "Yolculara araç içinde sunulacak konfor düzeyi bugün yolcu memnuniyetini oluşturan en önemli konular arasında yer alıyor. Üreticiler ve sektörün firmaları bu beklentilere uygun araçları talep ediyor. Kamil Koç da 2+1 araçlarla hizmet şeklini sektörde 'rahat hat' adı altında bir hizmet sürecini marka haline dönüştürdü. Ondan sonraki süreçte yolcuların hangi firmaya gitse de 2+1 istediğini ve 'rahat hat' otobüslerinden istediğini duyar hale geldik. Başarıyla uygulanan bu sistem artık sektörde firmaların filolarının % 30'unu oluşturacak düzeye gelmiş bulunuyor. Rahat Hat adı altında bir hizmet markası yaratan Kamil Koç firmasının Safir Vip ürünlerimizi seçmesi bizim için çok büyük önem taşıyor. Bu beklentiye uygun araçlar ürettiğimizin göstergesi olması açısından da bizlere gurur kaynağı oluyor. Temsa sektörün taleplerine, ihtiyaçlarına en uygun araçları üretmek için çalışıyor. Bu araçlarla Kamil Koç'un yolcu memnuniyetini üst düzeye taşıyacağına inanıyoruz. Kamil Koç Otobüsleri'nin kuruluşundan bugüne baktığımızda birçok konuda sektörün öncüsü olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Türkiye'nin ilk otobüs firması, 86 yıllık tecrübesiyle Kamil Koç filolarında yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz" şeklinde konuştu.











