Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç: “Bir aile mensubiyetiyle Kağıthane’yi geleceğe hazırlıyoruz”
2004 yılından bu yana Kağıthane Belediye Başkanı olarak Kağıthane’yi yöneten Fazlı Kılıç’la Kağıthane’yi ve hayata geçirdikleri projeleri konuştuk. Yapılan kamuoyu araştırmalarında “Halka En Yakın Belediye Başkanı” seçilen Fazlı Kılıç, bu başarıyı Kağıthane’yi 500 bin kişilik bir aile olarak görmeye ve bu sıcaklıkla çalışmaya bağlıyor.
Göreve başladıkları andan beri Kağıthane’yi tarihi ve İstanbul’un merkezinde bir yerleşim yeri olduğu algısıyla ele alıp bu yönde çalışmalar yürüttüklerini vurgulayan Başkan Kılıç, “Yaptığımız çalışmalarla Kağıthane terk edilen değil, tercih edilen bir cazibe merkezi haline geldi” diyor. Yaptıkları ıslah ve dönüşüm çalışmalarıyla Kağıthane deresinin çevresini prestijli bir konuma getirdiklerini söyleyen Başkan Kılıç, önümüzdeki günlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılması planlanan projeyle dere içinin de bir yaşam alanı haline geleceğinin müjdesini veriyor.
e-Belediye: 2004 yılından bu yana Kağıthane Belediye Başkanı olarak görev yapıyorsunuz. Son yapılan anketlere göre ‘Halka En Yakın Belediye Başkanı’ seçildiniz. Bunun sırrı nedir?
Fazlı Kılıç: Halka yakın olabilmek için göreve gelir gelmez başlattığımız çalışmalar var. Öncelikle biz Kağıthane’yi 500 bin kişilik bir aile olarak görüyoruz ve onun sıcaklığıyla çalışıyoruz. Göreve geldiğimiz zaman başkanlık binasına 2 adet kamera yerleştirdik. Bunlardan bir tanesi kapının girişinde ve odamız görülüyor. Diğer kameramız da internetten canlı olarak izleme imkanı sağlıyor. Kapımızı kaldırdık. Her sabah 08:00’de halkla randevusuz bir şekilde görüşüyoruz. Cep telefonumuz sürekli olarak açık ve kendimiz yanıtlıyoruz. Halkın düğün, cenaze gibi güzel ve zor günlerinde yanında oluyoruz. Çocuklarla, gençlerle spor ve eğitim alanlarında hep beraber oluyoruz. Halka beraber olduğumuz da mutlu oluyoruz. Bu birlikteliğimiz de Kağıthanelilerin teveccühleriyle halka en yakın belediye olma özelliğini oluşturdu. Kurumsal olarak yapmış olduğumuz uygulamalar bu sonucu ortaya çıkardı.
e-Belediye: Siz de eski bir Kağıthanelisiniz. Kağıthane’nin eski durumunu da göz önüne alarak göreve geldiğinizden bu yana Kağıthane’de neler değişti?
Fazlı Kılıç: Kağıthane ile ilgili olarak ‘30-40 yıl önce gecekondulaşarak oluşmuş, İstanbul’un merkezine uzak bir yerleşim yeri’ algısı vardı. Esasında Kağıthane, İstanbul’un tam merkezinde, antik zamanlardan beri var olan tarihi bir yerleşim merkezi. Göreve başladığımızda Kağıthane’nin İstanbul’un merkezinde olduğu algısını oluşturmaya çalıştık ve süratle bununla ilgili çalışmalar yaptık. Bu algıyı oluşturmada ise en önemli etken Dolmabahçe-Kağıthane Tüneli oldu. Bu tünel yapılınca ‘Kağıthane, İstanbul’un merkezine 5 dakikalık mesafede’ algısı oluşmaya başladı. Bu algının akabinde Milli Arşiv Sitesi yapıldı. Kamunun ve özel sektörün yapmış olduğu büyük yatırımlar da Kağıthane’yi önemli ve hızlı gelişen bir yaşam merkezi olarak İstanbul’un gündemine oturttu. Bir de Kağıthane Belediyesi olarak bizim yaptığımız basılı görsel çalışmalar, kitaplar ve tarihi eserleri restore etme çalışmalarımızla tarihi bir ilçe olduğu da ön plana çıktı. Zabit ve sıbyan mekteplerini, camileri, çeşmeleri restore ettik. Köprüler yapıldı, tarihi karakol restore edildi. Böylece Kağıthane’nin tarihi ve şehrin merkezinde bir ilçe olduğu algısı yerleşmiş oldu.
(eski fotoğraflardan biri konulabilir)
e-Belediye: 3. Köprü, 3. Havalimanı yolları bu algının daha da yerleşmesine katkı sağlayacak değil mi?
Fazlı Kılıç: Kesinlikle. Özellikle 3. Köprü ve 3. Havaalanının şehir merkezine ilk çıkış noktası Hasdal olacak. Bu sebeple Hasdal-Ümraniye arasında 3. bir tüp geçiş çalışması başladı. Yine 3. Havaalanına gidecek olan hızlı raylı sistemin bir durağı Kağıthane olacak. Bunların hepsi Kağıthane’yi daha merkez konumuna getiriyor. Anadolu ve Avrupa yakalarının en uç noktasının tam ortasında Kağıthane var. Ulaşım aksları ve konut alanları olarak düzenlenmiş bir bölge olduğundan dolayı çok tercih edilen bir alan haline geldi. Kağıthane eskiden terk edilen bir ilçe konumundaydı. Birçok insan belli bir ekonomik seviyeye gelince Kağıthane’den ayrılıyordu. Şimdi ise İstanbul’un en prestijli bölgelerinden biri konumunda. Şehir merkezinde yaşayan bir insanın herşeyi bulabileceği bir ortam oluştu. Kağıthane sınırları içindeki herkes hastanelere, eğitim kuruluşlarına, sosyal alanlara, kültürel alanlara, spor alanlarına rahatlıkla ulaşabilecek durumda. Yüzölçümü olarak küçük bir ilçe olmamıza rağmen hangi konuda olursa olsun insanlar aradıkları şeyleri bulabiliyorlar. Bu da Kağıthane’yi terk edilen değil tercih edilen bir ilçe konumuna getiriyor.
(yeni yol fotoğrafları buraya)
e-Belediye: İstanbul’un havası en temiz ilçesi seçildiniz. Peki bunu nasıl sağladınız?
Fazlı Kılıç: İstanbul’un havası en temiz ilçesiyiz. Hatta ilçemiz Avrupa Birliği standartlarının üzerinde temiz havaya sahip. Kağıthane’deki sanayi tesislerini kentsel dönüşüm çalışmalarıyla kaldırdık. Oluşturduğumuz gecekondu önleme bölgeleriyle, yaptığımız dönüşümlerle bu bölgelerde kalitesiz yakıt kullanımının önüne geçtik. Yeni park ve bahçe alanları düzenledik. Binlerce yeni ağaç diktik ve dikmeye devam ediyoruz. Bu çalışmalar da Kağıthane’yi havası en temiz ilçe durumuna getirdi.
(park bahçe yeşil alan fotosu gelebilir)
“Açık, şeffaf bir dönüşümle kamunun ihtiyacı olan tüm alanları oluşturmaya çalışıyoruz”
e-Belediye: Kağıthane’de yaşanan kentsel dönüşüm çalışmalarına gelecek olursak, bu kapsamda neler yapıldı?
Fazlı Kılıç: İstanbul’da 1999 yılında deprem yaşandı ve bunu hepimiz yaşadık. Göreve gelir gelmez depremle ilgili önlemler alınması ve yeni çalışmalar yapılması gerektiğini düşündük. İstanbul deprem riski olan bir bölge ve önlem alınması gerekiyor. Alınabilecek en önemli önlem de çürük, yorgun, eski binaların yerine sağlamlarının yapılması. Bunun için de teşvik edici, bu dönüşümü hareketlendirecek çalışmalar olması lazım. Devlet, bu kapsamda Deprem Yasası olarak adlandırılan yasal düzenlemeyi oluşturdu. Türkiye’nin her yeri için teşvikler veriyor. Bizde Kağıthane’de kentsel dönüşümü tetiklemek için burayı bir cazibe merkezi haline getirmeliyiz diye düşündük. Göreve başladığımızda planlarda çalışmalar yaptık. 1/5000’lik planlarımızın revizyon çalışmalarını yaptık ve planlarımızda gecekondu önleme bölgeleri oluşturduk, sanayi alanlarının dönüşümünü yaptık ve mahalle içinde dönüşümü teşvik edici çalışmalarda bulunduk. Ardından bunların 1/1000’lik uygulama planlarını yaptık. Blok nizam olan bölgelerde blok etütleri yaptık. Bunları çok açık bir şekilde oluşturduk ve internet sitemize yükledik. İnsanlar da ada ve parsel bilgilerini girerek kendi yerlerinin imar durumlarını öğrenebildiler. Böylece açık, şeffaf bir dönüşüm planı sağladık. Bu şeffaflıkla beraber yatırımcı ve bölgedeki insanlarda bir güven oluştu. Bölgenin cazibe merkezi haline gelmesi ve bizim teşvik edici tutumumuzla bölgedeki yapı stoğunun yüzde 52’sini yeniledik. Bu yenileme sonucunda daha önce de belirttiğim gibi hava kirliliğiyle ilgili çok ciddi mesafe aldık, yeni yeşil alanlar, yollar, eğitim, sağlık alanları ve dere koruma bantları ürettik. Şimdi de kentsel dönüşüm çalışmalarının olumlu sonuçlarını görüyoruz. Kağıthane’de yapılaşma anlayışı değişti. Eskiden yatırımcılar inşaatı nasıl biraz daha büyük yapabiliriz, çatı arasına nasıl bir daire sıkıştırırız, nasıl bir bodrum fazla kullanırız diye düşünürken, şimdi Kağıthane’de en prestijli ve kaliteli binayı nasıl yapabiliriz diye düşünüyorlar. Kağıthane’de ödül almış pek çok proje var ve kentsel dönüşüm hızla devam ediyor.
Bunun yanında mahalle içlerinde yaptığımız ada ölçekli dönüşümlerde en önemli problem olan otopark problemini çözmeye odaklanıyoruz. Otopark konusunu çözemeyen projelere ruhsat vermiyoruz. Binanın altını bağımsız bölüm sayısınca otopark yapma zorunluluğu var. Yapılan daire sayısı kadar otopark alanı oluşturma zorunluluğu getirdik. Örneğin 100 dairelik bir bina yapılacaksa 100 araçlık otopark yapması gerekiyor. Bunun yanı sıra yeni projelerde binayı arsanın yüzde 40’lık alanına oturtuyoruz kalan yüzde 60’ını da çocuk parkı ve sosyal alanların oluşturması gerekiyor. Yani proje içinde mutlaka sosyal alanlara yer vermesi gerekiyor. Böylece her yeni projede yeni çocuk parkları, sosyal alanlar ve otopark alanları oluşuyor. Kentsel dönüşümü yaparken kamunun ihtiyacı olan tüm alanları oluşturmaya çalışıyoruz.
“Kağıthane deresinin içi bir yaşam alanı haline gelecek”
e-Belediye: Kağıthane’de hayata geçecek özel projeler var. Bunlar hangi aşamada, önümüzdeki günlerde göreceğimiz yenilikler var mı?
Fazlı Kılıç: Her yağmur yağdığında Kağıthane’de “dere taştı mı sel bastı mı?” gibi bir endişe olurdu. Yapmış olduğumuz yeni planlarla dere ıslah çalışmaları yaptık. Sanayi alanlarının dönüşmesiyle sanayicilerin kullandığı alanların yüzde 52’si hatta bazen yüzde 62’si kadar kamuya bağımsız terkler aldık. Bunları alınca dere koruma bantları oluşturduk ve ıslah çalışması yaptık. Çevreden sanayi kalktıkça yeni yeşil alanlar üretebilir hale geldik. Sadabad ve Hasbahçe’yi düzenledik ve Kağıthane deresinin çevresi güzel bir yaşam alanı haline geldi. 3 tane sandalımız var ve halkımız bunlarla ücretsiz olarak derede gezebiliyor. Şimdi bunu daha ileriye götürüyoruz ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir Topbaş’ın en çok önem verdiği projelerden biri Kağıthane’de hayata geçecek. Kağıthane deresinin içini bir yaşam alanı haline getireceğiz. İnsanlar dere içine girebilecekler. Derenin 10 metrelik kısmında düşük su debisi oluşturulacak ve oradan temiz su taşınacak. İnsanlar dereye inip suyla temas edebilecekler, atlama taşlarının üzerinde gezebilecekler. Bulunduğumuz noktadan Seyrantepe-Hasdal Viyadüğü’ne kadar dere içi de kullanım alanı haline dönecek. Yağmur sularını da derenin iki kenarından kapalı kolektörlerle taşıyacağız. Proje yaklaşık 1 milyon m2’lik bir alanı kapsayacak. Bu Güney Kore’de uygulanmış çok özel bir çalışma. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu kapsamda projelerini oluşturdu, önümüzdeki günlerde ihalesi yapılacak. Bu projede aynı zamanda dereye tarihi bir kimlik de verilecek ve insanlar derede gezerken bir yandan da tarihle iç içe yaşamış olacaklar. Derenin bir bölümüne su kemerleri bir bölümüne de başka tarihi figürler işlenecek.
Tarihi Demiryolu İnşası ise bizim göreve gelir gelmez üzerinde çalıştığımız bir konu. Bununla ilgili çok mesafe aldık. Tarihi demiryolunun aksının oluşması kapsamında çalışmalar yaptık. Aksı oluşturduktan sonra bunları planlara işledik ve hayata geçmesini sağladık. Planlar hayata geçmeden bu güzergâhı oluşturmak mümkün değildi çünkü geçmişte bu yolun olduğu yerde şimdi insanların özel mülkleri var. Dönüşümle birlikte bu çalışmanın da önünü açtık. Önümüzdeki günlerde bu iki önemli projenin ortaya çıkmasıyla Kağıthane cennet köşesi haline gelecek.
(eski sandallı fotoğraflar ve tren fotoğrafı gelebilir)
e-Belediye: Biraz da kültür sanat etkinliklerinden bahsedecek olursak, geleneksel sporları halkla buluşturuyorsunuz, bunlar nelerdir?
Fazlı Kılıç: Hasbahçe tarihi bir alan. Kağıthane’nin tarihi bir yer olduğu algısını oluştururken bunları da yapmak zorundaydık. 122 yıl sonra ilk defa Şed Kuşanma Töreni’ni Kağıthane’de gerçekleştirdik. 2006 yılında geleneksek okçulukta ilk defa puta atışları yaptık. Şimdi bu törenler yaygınlaştı, başka il ve ilçelerde de yapılıyor. Biz bu konuda hem öncülük yapıyoruz hem de geleneksel sporların devam etmesini sağlıyoruz. Ciritler yapıyoruz ve Anadolu’nun dört bir yanından ciritçiler geliyor. Bunun yanı sıra yağlı güreşlerimiz var. Geleneksel sporlarımızı bu tarihi alanda yaşatıyoruz. Orkestra çukuruyla, döner sahnesiyle, 600 kişilik oturma kapasitesiyle İstanbul’un en güzel tiyatro sahnelerinden biri olan Sadabad Sahnesi ilçemizde yer alıyor. İstanbul’un her yerinden hatta şehir dışından bile tiyatro izlemeye gelenler oluyor. Türkiye’nin çocuklara özel dizayn edilmiş ilk tiyatrosunu biz oluşturduk. Mahallelerde oluşturduğumuz gençlik merkezlerinde tiyatrolar sergiliyoruz. Aynı anda 6 ayrı salonda tiyatro sergileyebiliyoruz. İlk 6 boyutlu sinemayı Kağıthanelilere ücretsiz olarak sunuyoruz. İnsanlara en uygun kültür sanat altyapılarını oluşturuyoruz.
e-Belediye: Kağıthane’nin geleceğine ilişkin düşünceleriniz nelerdir?
Fazlı Kılıç: Kağıthane terk edilen değil tercih edilen bir ilçe olmalı diyorduk ve oldu. Kağıthane’nin tarihi bir ilçe olduğu vurgusunu oluşturup ardından modern olarak kendisini geleceğe hazırlayan bir ilçe olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlamda çok önemli mesafeler aldık. Bunların hepsinden önemlisi; bir aile mensubiyetiyle, sevgi, saygı, güven ve şeffaflığın olduğu bir ilçe olarak Kağıthane’yi geleceğe hazırlıyoruz.
