Header Reklam
Header Reklam

BDI Biyoenerji Türkiye Genel Müdürü Onur Taş: 'Türkiye oluşumumuzla belediyelere anahtar teslim çözümler sunacağız'

30 Aralık 2014 Dergi: Kasım-Aralık 2014
BDI Biyoenerji Türkiye Genel Müdürü Onur Taş:  'Türkiye oluşumumuzla belediyelere anahtar teslim çözümler sunacağız'

Avusturya merkezli biyoenerji firması olan ve 1991 yılından bu yana dünyanın çeşitli yerlerinde birçok tesis kuran BDI Bioenergy International AG, Türkiye pazarında yerini aldı. İzmir merkezli olarak BDI Biyoenerji Türkiye şirketini hayata geçiren firma, belediyelere biyoenerji konusunda anahtar teslim çözümler sunacak.

Konuya ilişkin bilgi aldığımız BDI-Biyoenerji Türkiye Genel Müdürü Onur Taş, BDI’nın Türkiye’de yatırım yapma sebebini, Türkiye pazarının biyogaz konusunda olgunlaşmaya başlaması olarak değerlendirirken, “Türkiye’de biyogaz üretmek için belediyeler ve sanayi olmak üzere iki önemli kaynak mevcut. Ülkemizde yılda 25-30 milyon ton civarında karışık olarak toplanan belediye atığı olduğunu vurgulamak gerekir. Bu kapsamda biz de BDI Bioenergy International AG olarak, Türkiye’deki mevcut pozisyon ve faaliyetlerimizi güçlendirme, belediyelere, atık üreticilerine, biyogaz ve biyodizel yatırımcılarına yakın olma kararı aldık” diye konuştu.

E-Belediye: BDI’nın dünya çapındaki faaliyetlerine ilişkin bilgi verir misiniz?

Onur Taş: BDI Bioenergy International AG, Graz, Avusturya merkezli bir firmadır. Firma, yüksek verimlilikli biyogaz ve biyodizel üreten tesisleri anahtar teslim kurma konusunda 1991 yılından bu yana hizmet vermektedir.

BDI, Amerika Birleşik Devletleri’nden tutun, Avustralya’ya, Hong Kong’tan Almanya’ya kadar dünyanın hemen her kıtasında birçok tesis kurmuş bir firma. Tesis kurulum çalışmalarımız aynı şekilde devam ederken yeni nesil tesisleri geliştirme konusunda da ar-ge departmanımız tam mesai ile çalışıyor. Bu çalışmalar sayesinde sadece sıfırdan tesis kurmakla kalmıyor, özellikle birinci nesil olarak tanımlanan biyodizel ve biyogaz tesislerini de ‘RetroFit’ faaliyetlerimizle yenileyerek son model tesisler haline getiriyoruz.

E-Belediye: BDI’nın Türkiye oluşumuyla ilgili neler söylemek istersiniz?

Onur Taş: İhtiyaca uygun biyogaz ve biyodizel tesisleri kurulumunda dünya çapında teknoloji lideri olan firmamız, 2012 yılında Türkiye’de öncü olan bir katı atık firması için tesis inşa etti. O zamandan beri Türkiye piyasasını takip etmekte olan ve tüm Türkiye tarafından tanınan BDI, Türkiye pazarının biyogaz konusunda olgunlaşmaya başlaması ile birlikte gözlemlenen olumlu gelişmeler ve oluşan fırsatlar ışığında, etkinliğini artırmak amacı ile sonraki aşamaya geçme kararı aldı.

Bu kapsamda da, 2014 yılı içinde İzmir merkezli olarak ‘BDI Biyoenerji Türkiye’ şirketimizi hayata geçirdik. Satış-pazarlama, proje yönetimi, satın alma ve satış sonrası hizmetler olarak dört ana dalda yapımızı oluşturmaktayız.

E-Belediye: BDI’nın Türkiye’de yatırım yapma sebebi olarak, biyogaz konusunda Türkiye pazarının olgunlaşması diyebilir miyiz?

Onur Taş: Türkiye’de biyogaz üretmek için belediyeler ve sanayi olmak üzere iki önemli kaynak mevcut. Ülkemizde yılda 25-30 milyon ton civarında karışık olarak toplanan belediye atığı olduğunu vurgulamak gerekir. Bu miktarın 10-15 milyon tonluk kısmı biyogaz üretme kapasitesine sahip olan organik atıklardır. Bu miktarın da nüfus artış oranına bağlı olarak her yıl % 3 artış gösterdigi projeksiyonunu da hesaba katmak gerekir. Bu atıklar biyogaz üretimi için en ideal kaynaklardan biridir.

Ayrıca Türkiye’de gıda, tarım ve hayvancılık sektörleri bazında çok büyük üretim kapasiteleri mevcut. Gıda işleyen tesislerimizin proses atıkları, büyükbaş hayvandan tutun kanatlı hayvanlara kadar geniş bir yelpazede et ve süt üretimi için beslenen hayvanların ürettiği her tür atıklar için biyoenerji ve biyoyakıt çözümleri yeterince değerlendirilip yatırıma dönüştürülmüyor.

Bu durum, olumlu tarafından bakacak olursak, beraberinde önemli bir yatırım potansiyeli ve neticesinde, yenilenebilir enerji temini - çevresel fayda getirmektedir.Bu değerlendirmeler ve gelişimler içinde BDI Bioenergy International AG olarak Türkiye’deki mevcut pozisyon ve faaliyetlerimizi güçlendirme, belediyelere, atık üreticilerine, biyogaz ve biyodizel yatırımcılarına yakın olma kararı aldık.

E-Belediye: Kurduğunuz tesisleri anahtar teslim olarak mı faaliyete geçiriyorsunuz?

Onur Taş: Tesis kurulumları için farklı modeller mevcut olmakla beraber mümkün olduğunca anahtar teslimi olarak projeleri inşa etmeye, yatırımcıyı bu yönde ikna etmeye çalışıyoruz, zira tesisle ilgili tüm sorumluluğu üstümüze almak istiyoruz.

Bununla birlikte, bazı yatırımcıların kritik olmayan montajları kendi ekipleri ile yapma arzularına da engel olmuyoruz fakat tesisin kalbi olan biyoteknolojik kısmını mutlaka kapsam dışı tutarak biz inşa ediyoruz.

E-Belediye: Tesis kurma teklifi aldığınızda süreç nasıl işliyor?

Onur Taş: Biyogaz yada biyodizel tesisi kurmak isteyen yatırımcılar ile ilk bir araya geldiğimizde yatırım yapmayı düşündükleri tesiste işlemeyi hedefledikleri hammadde ile ilgili detaylar netleştirilir. Atık miktarı, karakterizasyonu, sezonsallık, atık analizleri gibi değerler incelenerek kurulması planlanan tesisin kapasitesi ortaya çıkar.

Bu çalışma ile yatırımcı, fizibilite raporunu çıkaracak bilgiye, tesiste kullanılacak olan teknolojiye, proses şemasına, prosesler ile ilgili detay bilgiye, ekipman listesine ve tesis yerleşim bilgisine ulaşır. Böylece, hem finansal hem de teknik açıdan net bir görüş açısına sahip olur.

Yatırımcının yatırım tablosuna bakarak vereceği nihai karar ve varsa nihai düzeltmelerin yapılmasi sonrasında sözleşme imzalanır. Bununla birlikte mühendislik – tasarım süreci başlamaktadır. Bundan sonraki aşamalar satınalma, tesis montaj ve devreye alma aşamalarıdır ki; bir biyogaz tesisini kontrat imzaladıktan sonra 12 ila 16 ay arasında teslim etmiş oluruz.

E-Belediye: Tesislerde kullandığınız teknolojiler hakkında bilgi verir misiniz?

Onur Taş: Tesislerimizde farklı kademeler için geliştirdiğimiz teknolojilerimiz arasında en önemlisi tesisin kalbi olan oksijensiz çürütme teknolojisidir. Aslında yaptığımız her şey, çürütme işlemini gerçekleştiren çeşit çeşit bakterinin mutlu edilmesi için yapılmaktadır. Bakteriler ne kadar uygun şartlarda yaşatılırsa o kadar verimli olmakta ve gaz üretimi artmaktadır.

Her türlü tasarımımızın odağında bu bakış açısı vardır. Yani aslında bizim teknoloji olarak geliştirdiğimiz her şey, tankların içindeki mikro yaşamı korumak ve geliştirmek adınadır. Bu nedenle tesislerimizi sadece farklı ekipmanların bir araya getirilmesi ile çalışan bir endüstriyel yapı olarak düşünmemekte, aynı zamanda yatırımcılarımıza bu tesisi sorunsuz yönetmeleri için gerekli işletme tecrübesini aktarmaktayız. Bu kapsamda, uzatılmış devreye alma hizmeti adı altında müşterilerimizin tesislerini ek kontratlarla 12 aya kadar birlikte işletme hizmeti de vermekteyiz.

Çürütme teknolojisinin verimli çalışmasına vesile olan çok kritik bir proses vardır ki bu proses, organik atık hazırlama tesisinde gerçekleşir. Yani, çürütme tanklarına alınacak olan atıkların hazırlandığı bu tesis, karışık toplanan belediye atıklarının içinde yer alan organik atığa ulaşmak için olmazsa olmazdır.

Ayrıca, sıvı gübrenin bir değer olarak kullanılmasının mümkün olmadığı durumlarda, suyun deşarj kriterlerine uygun şekilde arıtılması konusunda da teknoloji tedariği sağlamaktayız.

E-Belediye: Türkiye’de kuracağınız tesislerde yerli ekipman kullanılacak mı?

Onur Taş: Kesinlikle evet. Ben şahsen Türkiye’nin makine ekipman üretme ve montaj kabiliyetine gönülden inanan bir insanım. Daha Türkiye’de şirketimizi kurmadan, yönetim kurulumuz ile birlikte, yerli ekipman temini konusunu stratejik bir hedef olarak belirledik ve bu hedef doğrultusunda firmalar ile çalışmalarımız devam etmekte. Türkiye’deki projeler için yerli imalat kullanmakla kalmayıp yurtdışındaki projeler için de tedarikçilerimizden destek alma niyetinde olduğumuzu açıkça ifade edebilirim.

E-Belediye: Kurduğunuz biyogaz tesislerinden elde edilen çıktılar nasıl değerlendirilecek?

Onur Taş: Kurduğumuz biyogaz tesislerinde ekonomik değeri olan üç ana çıktı vardır. Bunlar sırasıyla biyogaz, katı gübre ve sıvı gübredir.

Organik atıktan elde edilen biyogaz, temizlendikten sonra kojenerasyon ünitesinde elektrik ve ısı enerjisine çevrilir. Elektrik enerjisini, Yenilenebilir Enerji Kanunu (YEK) kapsamında yer alan teşvik sayesinde tarife fiyatı üzerinden satmanız mümkündür. Avrupa’da ise elektrik enerjisine ek olarak biyogazı, saflaştırdıktan sonra doğalgaz şebekesine beslemek ya da doğrudan CNG – CBG altyapılı araçlarda biyometan - biyoyakıt olarak kullanmak mümkündür. Ülkemizde henüz bu yapı oluşturulmamış olmakla beraber en kısa zamanda Türkiye’de biyometanın kullanım alanlarının genişletilmesini ümit ediyoruz.

Kojenerasyon ünitesindeki ikinci çıktı olan ısı enerjisini ise sıcak su yada buhar olarak değerlendirmeniz mümkündür. Buhar, özellikle buhar ihtiyacı olan endüstriler için uygun bir değerdir ancak üretici ve tüketici tesis arası mesafe göz önünde tutulmalıdır.

Katı ve sıvı gübre ise uzun zamandır Türkiye’nin gündeminde yer alan ve son zamanlarda daha yoğun olarak tartışılmakta olan bir konunun baş aktörleridir.

Bu kadar toprağa bağlı üretimi olmakla beraber maalesef toprak kaybı yüksek olan, toprak kalitesi zayıflayan bir ülkede yaşıyoruz. Toprak kalitesini yükseltmek ve verimi artırmak için katı gübre ve sıvı gübreden mutlaka faydalanmamız gerekiyor. Katı ve sıvı gübre ise gerekli yatırımların yapılması ile birlikte toprak zenginleştirici malzeme özelliği kazanarak kompost ve hatta organomineral seviyesinde nihai ürünlere dönüşebilirler.

E-Belediye: Tesislerden çıkan ürünlerin satışıyla da ilgileniyor musunuz?

Onur Taş: Tesisten çıkan ürünlerin nasıl satılabileceği konusunda yatırımcılara destek veriyoruz zira elektrik enerjisi dışındaki çıktılar için yatırımcılar bir kademe daha yatırım yapma ihtiyacında oluyorlar. Bu yatırımı en doğru şekilde yapma konusunda tanıdığımız, bildiğimiz partner firmaları yatırımcılarımız ile bir araya getirip gelişmeleri takip ediyoruz.

E-Belediye: Atıklar tesislere ayrıştırılmış olarak mı gelecek, yoksa tesislerde ayrıştırma da olacak mı?

Onur Taş: Her iki şekilde de gelebilir. İdeali ayrıştırılmış olarak gelmesi zira ayrıştırılmış gelen atık için çok daha basit ön işlem yaparak organik atığı arındırmak mümkün. Ancak söz konusu belediye atığı ise durum farklıdır.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, atıkların kaynağında ayrı toplanması konusunda çalışmalarına devam ediyor ancak bugünün gerçeğinde katı atıklarımız karışık toplanmaya devam ediyor. Bu sebeple, atığın karışık geldiğini bilerek biyogaz tesisi öncesi ayrıştırma için iki kademeli ön işlem tesisi kurulmalıdır. Birinci kademe mekanik işlem diye tabir edilen ve ambalaj atıklarının ayrıştırıldığı aşamadır. Bu kademede ambalaj atığı ayrıştırma işlemi sonrası elimizde organik atık ve inert atık karışımı bir malzeme kalır. Daha önce bahsettiğim organik atık hazırlama tesisi ikinci kademe ayrıştırmayı yaparak organik atığı inert atıktan ayırır. Bu şekilde, organik atık, temiz bir şekilde biyogazlaştırma işlemine tabi tutulmaya hazır hale gelmiş olur.

E-Belediye: Türkiye oluşumunda hizmet vereceğiniz kurumlar nelerdir?

Onur Taş: Kendi çap ve kapasitelerimiz dahilinde Türkiye’nin atık yönetimine hizmet edecek her tür oluşumun içinde olmak arzusundayız. Bu kapsamda Biyoenerji Derneği’nin kurucu üyesi olarak her tür platformda çeşitli kurumlara biyogazı anlatmaya çalışıyoruz.

Bu paylaşımlardan faydalanacak kurumlar öncelikli olarak belediyelerimizdir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile paylaşımlarımız konusunda temasta kalarak bilgi aktarımlarımız oluyor. Büyükşehir Yasası ile birlikte sorumluluk alanı genişleyen Büyükşehir belediyeleri için sokaktan toplanan katı atıklar harici gıda, tarım ve hayvancılık atıkları için de çözüm önerilerimiz oluyor.

E-Belediye: Belediyelere yönelik hizmetlerinizde anlaştığınız bir kurum var mı? İlk olarak hangi belediyelerle çalışmalar yapacaksınız?

Onur Taş: Bu aşamada mümkün olduğunca çok belediyeyi ziyaret ediyoruz zira bu teknolojinin faydalarından en çok yararlanacak olanlar onlar. Büyükşehir belediyelerinin hemen hemen hepsi ile temasımız oldu. Belediyelerimizle katı atık yönetim felsefesi ve bu kapsamda biyogaz teknolojisi hakkında fikir paylaşımlarımız oluyor.

Belediyelerin büyük çoğunluğu tesisi kendi kurmak yerine Yap-İşlet-Devret gibi modellerle atık yönetim sorumluluğunu özel firmalara devretmek istiyor. Ancak bunu yaparken yatırımcıdan nasıl bir teknoloji isteyeceğine karar vermesi gerekiyor. Biz de bu noktada devreye girip kendimizi ifade ediyoruz.

Ülkemizin yanlış yatırımlara, araştırma, geliştirme çalışmalarının deney alanı olmaya hiç ihtiyacı yok. Kendini ispatlamış, referansı olan yatırımları bir atık yönetim profesyoneli olarak ben ülkemde görmeyi çok isterim.

E-Belediye: Yakın zamanda Türkiye’de BDI’nın kendi işleteceği bir tesis görebilecek miyiz?

Onur Taş: BDI teknoloji tedarikçisi olarak öne çıkmış bir firma. Teknoloji geliştirme konusunda çok yoğun bir şekilde çalışıyor. Biyogaz yada biyodizel özelinde işletmeci olma konusunda bir hedefimiz bulunmamakta. İstisnai olarak Avusturya’da bira üretimi sonrasında proses atığı olarak açığa çıkan buğday-arpa atıklarından biyogaz elde eden bir tesisi kurup işleteceğiz. Ancak bu tesis, bizim için bir kâr merkezi olmaktan ziyade bir ar-ge tesisi, müşterinin personel eğitimi ihtiyacı için kullanacağımız bir demo tesis olacak.

E-Belediye: Dünya çapında kamuya yönelik yaptığınız büyük projelerden bahseder misiniz?

Onur Taş: Aslında kamuya yaptığımız en kıymetli proje Avusturya’da Mureck yerel idaresi icin yaptığımiz biyoyakıt tesisidir. Mureck şehrinin özelliği; enerji anlamında kendi kendine yeterli olan bir şehir olmasıdır. Bu şehir, yapılan biyokütle, biyogaz, biyodizel, fotovoltaik enerji yatırımları sayesinde karbon negatif bir toplum olma yolunda hızla ilerliyorlar. Türkiye’de de benzer başarıyı elde edebilecek potansiyele sahip birçok il ve ilçe olduğunu düşünüyoruz.

E-Belediye: Satış sonrası faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Tesis kurduktan sonra bakım ve onarım hizmetleri nasıl işliyor?

Onur Taş: BDI Bioenergy Int. AG Frankfurt Borsası’nda halka açık bir şirkettir bu nedenle şeffaflık, hissedarlarımızın bizi takip edebilmesi açısından bizim için birincil ilkedir.

Kurduğumuz tesislerin düzenli çalışmasını istiyoruz çünkü bu müşterimizin ana beklentisi. Bu beklentiyi karşılamak, müşterilerimize bu konuda sözler vermek ve sözlerimizi tutabilmek için Türkiye’de şirketleştik. Aslında hedefimiz, tesislerimizde sorun oluşmasını minimize edecek şekilde işletilmesini sağlamak ancak tesislerin emre amadeliğini yüksek tutacak satış sonrası hizmetler gibi yatırımlarımız da gerçekleşecek.

Halihazırda mevcut projeler için kullanmakta olduğumuz merkezi ekibimizin yanına ek olarak, bakım ve onarım için lokal personel istihdamı yapacak, sorun olduğunda hızlı müdahale edecek ve çözüm üreteceğiz.

E-Belediye: Hedefleriniz ve 2015 yılı beklentileriniz neler?

Onur Taş: BDI Biyoenerji, Türkiye’yi Türkiye’nin en çok tercih edilen biyogaz ve biyodizel teknoloji tedarikçisi konumuna getirmeyi hedefliyoruz. Bu anlamda fiziki olarak Türkiye pazarındaki varlığımızın önemli bir tercih unsuru olacağına inanıyoruz.

Beklentilerimize gelince; 2014 yılı yerel seçimler sebebi ile yavaş seyreden bir yıl oldu ancak seçimlerin ertesinde belediyelerimiz atık yönetimi için çalışmalarını hızlandırarak ihale duyurularını yapmaya başladılar ve 2015 yılında da bu ihale duyurularının hızla artacağını düşünüyorüz. Zira, atık sorunu bütün belediyeler için ihmale gelmez bir sorun ve biz bu anlamda yolun daha başındayız. Atık yönetimi sektörünün daha milyarlarca Dolar yatırıma ihtiyacı olacağını düşünüyoruz.


Etiketler


Slider Altına