İstanbul’un “Küresel Şehirler İklim Eylemi Sanal Sergisi”nde Yer Alan 6 İklim Eylem Projesi
İskoçya’nın Glasgow şehrinde 31 Ekim’de başlayıp 12 Kasım’a kadar devam eden Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda (COP26) düzenlenen sanal sergide İstanbul’un da aralarında bulunduğu 11 şehir iklim eylem projeleriyle yer aldı. Küresel Şehirler Ağı (C40) ve Arup tarafından hazırlanan sanal sergide iklim eylemlerini ilerletecek öncü girişimlerde bulunan seçilmiş 11 şehrin proje ve uygulamaları herkese açık olarak özel odalarda paylaşılmaya devam ediyor.
İklim değişikliğiyle mücadele kararlılığına sahip önde gelen şehirlerin oluşturduğu Küresel Şehirler Ağı (C40) ve İngiliz mühendislik ve danışmanlık şirketi Arup, COP26’ya katılan delegelere şehirler düzeyinde yapılan etkili iklim eylemlerinin en iyi örneklerinden bazılarını sunmak için 11 dünya şehrini seçerek bir sanal sergi hazırladı. Londra, İstanbul, Nairobi, Lima, Bogota, Los Angeles, Washington D.C., Mumbai, Pekin, Cakarta, ve Auckland’ın katıldığı Küresel Şehirler İklim Eylemi (The Global Cities Climate Action) sanal sergisi 1 Kasım’dan itibaren Virtual Engage adını taşıyan interaktif dijital platformda yer aldı.
Glasgow’da 31 Ekim 2021 - 12 Kasım 2021 tarihleri arasında düzenlenen ve iklim değişikliğiyle mücadelede kat edilen yolu ve ülkelerin belirledikleri iddialı iklim hedeflerine ulaşmak için şehirlerin taşıdığı kritik rollerin tartışıldığı konferans sırasında açık kalan sanal sergide, 2050’de karbon nötr bir şehir olma taahhüdü veren İstanbul da 6 proje ile yer aldı.
İstanbul Virtual Engage platformunda (sanal sergi)
- “İklim Değişikliği Eylem Planı”,
- “Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı”,
- “Entegre Atık Yönetimi”,
- “Sürdürülebilir Enerji Yönetim Planı”,
- “İklim Adaleti” ve
- “Kentsel Dirençlilik”.
olmak üzere 6 projeyle yer aldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), iklim eylemleri ile ilgili bu çalışmalarını sergilediği özel odasında izleyicilere bir de video sundu. Gelin bu projeleri birlikte inceleyelim.
Proje 1. İklim Değişikliği Eylem Planı
İklim krizi ile mücadelede kilit paydaş olarak yerel yönetimlere önemli roller düşüyor. Bu bilinçle İBB, 2019 yılında düzenlenen “C40 Belediye Başkanları Zirvesi”nde 2050 yılına kadar karbon nötr ve dirençli bir şehir olma hedefini kabul eden Deadline 2020 Taahhüdü’nü imzaladı. Ortaya konan taahhüdün getirisi olarak, İstanbul’un mevcut İklim Eylem Planı’nın Deadline 2020 prensipleri ve Paris Hedefleri’yle uyumlu hale getirilmesi için İBB ve C40 teknik ekibinden oluşan çalışma grubu tarafından revizyon çalışmaları tamamlandı. Bu çalışma kapsamlı veri toplama, modelleme, eylem geliştirme ve paydaş katılımı aşamaları sonucu oluşturulan bir yol haritası ve strateji dokümanıdır. Aynı zamanda C40 Avrupa şehirleri arasında kentsel nüfus yoğunluğu açısından ilk olma özelliğine sahip olan bu revizyon çalışmasının yol haritası aşağıdaki gibidir;
Veri Toplama Aşamaları
- Mevcut Durum ve Gelecek Senaryolarının Modellenmesi
- Azaltım ve İç Paydaş Çalıştaylarının Düzenlenmesi
- Planlanan Eylemlere Yönelik Senaryoların Modellenmesi
- Azaltım ve Uyum Eylemlerinin Belirlenmesi
- Uyum İç Paydaş Çalıştaylarının Düzenlenmesi
- 2050 Karbon Nötr Hedefiyle Uyumlu Eylem Planı’nın Yayınlanması
Eylem planının baz yılı olarak seçilen 2019 yılına dair sera gazı envanter dağılımı, toplam ve kişi başına düşen emisyon miktarları ise aşağıdaki gibidir:
Envanter, C40 ekibi tarafından GPC Basic Standard’ına göre onaylandı. Geleceğe dair emisyon modellemeleri C40 Pathways aracı kullanılarak ortaya kondu. Pathways uygulaması, C40 İklim Değişikliği Eylem Planlaması programının özel ihtiyaçlarını ele alacak şekilde özelleştirilmiş, Kentsel Sürdürülebilirlik İçin İklim Eylemi (CURB) programı tabanlı bir uygulama. Bu program kullanılarak revizyon çalışmaları kapsamında dört adet senaryo hazırlandı:
- Olağan Durum (BAU) Senaryosu
- Mevcut ve Planlanan Durum Senaryosu
- İddialı Senaryo
- Genişletilmiş İddialı Senaryo
İstanbul’u 2050 hedefine götürecek senaryonun hayata geçirilmesi için 2019 yılı emisyonuna kıyasla 2030 yılında %52,6 ve 2040 yılında ise %89,4 mutlak azaltım hedefi kondu.
Proje 2. Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı
Birleşik Krallık Dışişleri ve Kalkınma Bakanlığı (FCDO) ve stratejik ortağı Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı (UN-Habitat) tarafından desteklenen Küresel Geleceğin Şehirleri Programı’nın Türkiye projelerinde Arup’un yüklenici ortak olduğu ve İBB işbirliğiyle gerçekleştirilen İstanbul Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı Projesi (SKHP), yeni nesil katılımcı planlama yaklaşımıyla İstanbul’daki tüm vatandaşlar için kapsayıcı, yenilikçi, çevre dostu ve bütünleşik hareketlilik ve erişilebilirlik çözümlerinin teşvik edilmesini hedefliyor. Sürdürülebilir bir gelecek için İstanbul’un eşsiz coğrafyası ve tarihi değerleriyle uyumlu, insan odaklı bir ulaşım sistemi kurgulayan çalışma, Türkiye’de ilk kez gerçekleştiriliyor.
2013 yılından bu yana Avrupa Komisyonu’nun Kentsel Hareketlilik Paketi çerçevesinde, Avrupa’nın önemli şehirlerinde uygulanmaya başlanan Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı, mekansal planlama, sağlık, eğitim, enerji ve sosyal hizmetler gibi ulaşım ile ilişkili farklı sektörler arasındaki etkileşimleri esas alan, kenti idari sınırlarının dışında fonksiyonel bir alan olarak tanımlayan, uzun dönemli stratejik bir belge. İstanbul için daha iyi yaşam kalitesi sağlanmasını hedefleyen SKHP, ekolojik değerler ve kapsayıcı, adil bir anlayış üzerine kurulu. Bu ilke ve değerler ışığında, İBB’nin işbirliğiyle gerçekleşen projenin yol haritasına rehberlik edecek SKHP vizyonu katılımcı süreçlerle şekilleniyor.
Proje 3. Entegre Atık Yönetimi
İstanbul için 2050 yılına kadar planlanan projeksiyonlar ile dünyada iklim değişikliği konusunu ele alan metropollerin bulunduğu C40 Şehir hedeflerine ve ulusal hedeflere uyumlu senaryoları içeren uygulanabilir İBB Atık Yönetim Planı çalışmaları Ekim 2021’de tamamlandı. Bu plan kapsamında İstanbul için karbon nötr şehir olma hedefine uyumlu aksiyonlar belirlendi ve yatırımların bu plan doğrultusunda gerçekleştirilmesine başlandı. Tesis yatırımları ve tesislerden kaynaklanan emisyonlar hesaplanarak önleyici faaliyetler tanımlandı. Bu tesis yatırımları şunlardır:
- Evsel Atık Yakma ve Enerji Tesisi
- Biyometanizasyon Tesisi
- LFG Tesisi
- Kompost Tesisi
Proje 4. Sürdürülebilir Enerji Yönetim Planı
Şehrin, mevcutta elektrik tüketimindeki yenilenebilir enerji payının 2024 yılına kadar binde 3’ten %18’e çıkartma hedefi bulunuyor. İBB’ye bağlı hizmet binaları, spor tesisleri ve kültür merkezlerine ait mevcut 19 adet bina için Enerji Kimlik Belgesi alındı. Bunun tüm İBB binaları için uygulanması planlanıyor. Spor kompleksleri, itfaiye binaları ve kültür merkezleri öncelikli hedefler arasında. GES (Güneş Enerji Santrali) kurulumuna uygun hizmet binalarında yenilebilir enerji kullanımının %100 olması amaçlanıyor. İBB içerisinde yenilenebilir enerjiye geçişe dair atılan başka bir adım da Horizon Projesi olan “İBB İSMEK Fırıncılık ve Pastacılık Okulunu %100 Yenilenebilir Enerji Sistemleri ile Geliştirme Projesi”dir. Proje ile yenilenebilir enerji uygulamalarının kurum içerisinde yaygınlaştırılması amaçlanıyor.
Sustainable Energy and Climate Action Plan - SECAP Projesi: Avrupa Birliği, 2030 yılına kadar CO2 emisyonunun en az %40 oranında azaltılmasına ve iklim değişikliği etkilerine karşı kentin dayanıklılığının artırılmasına yönelik atılan somut adımların uluslararası mekanizmalara dahil edilmesi amacıyla çalışmalar yürütüyor. Bu kapsamda, İBB’nin, Mayıs 2021 tarihinde “EUforEnergy” programı kapsamında, “Enerji Dönüşümü için Avrupa Birliği (AB): Batı Balkanlar ve Türkiye’de Belediye Başkanları Sözleşmesi Projesi için yaptığı başvuru olumlu sonuçlandı. Proje kapsamında İBB’ye “Sürdürülebilir Enerji ve İklim Planı”nın (SECAP) geliştirilmesi konusunda danışmanlık hizmeti verilip teknik destek ve kapasite desteği sağlanacak.
Proje 5. İklim Adaleti
İklim değişikliği tehdidinin kentlerde meydana getirdiği eşitsizliklerin giderilmesine yönelik iklim adaletinin sağlanması konusunda yerel yönetimler politika oluşturmakla yükümlü. Bu noktada İBB, kentin birlikte yönetme sürecinin başlatılması adına Yerel Eşitlik Eylem Planı’nı hazırladı. Bu eylem planı; imkânların, kadınların ve bakım sağladıkları çocuk, engelli, yaşlı vb. grupların ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde sunulmasını, gerekli bütçenin ayrılmasını ve sürecin izlenmesini kolaylaştıracak stratejik bir yol haritası olmayı amaçlıyor. İklim değişikliği, yaşam tarzlarının değişmesini gerektirerek ekonomik hayatın dinamiklerini de etkileyecek. Aşırı hava olaylarının kamu hizmetlerine erişilebilirliğin (okul, hastane, ana ulaşım hatları vb.) aksatabileceği için sosyal hayatın daha kesintili ve öngörülemez yönde evrilebileceği varsayılıyor. Ayrıca nüfustaki kırılgan grupların karşılaşacağı zorluklar kamu tarafından buna yönelik çözümlerin geliştirilme ihtiyacını ortaya koyuyor. Sosyal adalet açısından bakıldığında kadınların, özellikle gelişmekte olan ülkelerde yoksulların önemli bir bölümünü oluşturması, kadınları iklim değişikliğinin etkilerine karşı daha savunmasız bir konuma getiriyor. Kadın ve erkeklerin iklim değişikliğinden farklı şekillerde etkileniyor olması; mülkiyet hakları, sosyo-ekonomik ve kültürel alanlarda kadın ve erkekler arasındaki geleneksel rol farklılıkları ve bilgiye erişim düzeyleri ile de açıklanabiliyor.
Sosyal belediyecilik anlayışı gereği İBB’nin kırılgan gruplar üzerinde birçok çalışması bulunuyor:
- İBB Anne Kart
- Her Çocuğa Her Sabah Bir Bardak Süt İçirmek
- Askıda Fatura
- İstanbul Senin
Proje 6. Kentsel Dirençlilik
- Arıtma Tesisleri: Kentteki atık suların yüzde 100’ünü biyolojik yöntemlerle arıtmayı hedefleyen İBB iştiraki İSKİ, dev tesisler inşa ederek çevre yatırımlarını sürdürüyor. İstanbul’un en belirgin sorunlarından biri olan altyapı sorununu çözmek için projelerini hayata geçiren İSKİ, son iki yıl içinde atık su ve yağmur suyu hatlarını önemli ölçüde ayrıştırıp, bu çalışmalar sayesinde atık suları denize değil, arıtma tesislerine ulaştırıyor.
- Yaşam Vadileri: İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ilçe belediye başkanıyken hayata geçirdiği Yaşam Vadileri altyapısı tamamlanan uygulamalarla İstanbul genelinde hayata geçiriliyor. Her yağmurda taşma riski bulunan derelerin çevreleri yeniden düzenlenerek hem su taşkınları engellenecek hem de İstanbulluların spor yapabilecekleri ve sosyalleşebilecekleri yeşil alanlara dönüştürülecek.
- İçme Suyu Arıtma Tesisleri