Header Reklam
Header Reklam

Şehirlerdeki cam binalar insan sağlığını tehdit ediyor

11 Haziran 2018 Dergi: Mayıs-Haziran 2018

İklim değişikliğinin meydana getirdiği sorunlara, son dönemlerde yaşadığımız sel felaketleri, fırtınalar, dolular gibi alışık olmadığımız durumlarla karşı karşıya kalarak fazlasıyla şahit olduk. Bu açıdan bakıldığında iklim değişikliğinin en belirgin olduğu yerler şehirler. Binalar, yollar, endüstrileşmiş alanlar şehirlerde fazlasıyla bulunduğu için şehirlerde lokal iklim etkileri görülüyor. Bu iklim değişikliklerinin bir parçası olarak şehirlerde görülen  yüksek sıcaklık derecelerinin bir başka sebebi de cam binalı gökdelenler…

Geçtiğimiz günlerde TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası tarafından bu konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, özellikle cam giydirme binaya sahip olan metropollerin ısı adaları oluşturduğuna ve yerleşim alanı ile hemen yakınında bulunan yeşillik alanla arasında 5 derecenin üzerinde bir sıcaklık farkı yarattığına dikkat çekildi. Bu konuda verilen örnek ise şöyle: “Hava sıcaklığı İstanbul-Maslak’ta 33 derece ve nem oranı yüzde 55 olsun hissedilen sıcaklık bu durumda 39 derece oluyor. Hemen yanı başında Belgrad Ormanlarında sıcaklık 30 derece ve nem oranı yüzde 55 olsun hissedilen sıcaklık 32 derece oluyor. Bu tarz hava sıcaklıklarında asfalt sıcaklığı 58 derece ve beton sıcaklığı 54 dereceye kadar çıkabiliyor aynı zaman diliminde.  Ayrıca cam binaların gelen ışığı yansıtması sonucu civarında sıcaklığı 3 dereceye kadar artırdığını ve beton ve asfalt kaynaklı sıcaklık farkını da hesaba kattığımızda 33 derece olan sıcaklığı Maslak’ta bir vatandaşımız ortalama 42-45 derece aralığında hissederken, hemen yanı başında Belgrad Ormanında 32 derece hissediyor. Dolayısıyla ortaya 10 derecelik sıcaklık farkı çıkıyor. Aşağıda INSERM’in verilerine baktığımızda şehir ısı adalarının ölüm vakalarını ortalama yüzde 10’un üzerinde artırdığını görebiliriz”.

Yaşanan sıcaklık farkının ölümlere neden olduğu olayın başka bir boyutu olurken, gökdelenlerin bir diğer etkisi de rüzgârın gücünü ve doğal etki yönünü etkileyerek yine insan sağlığını tehdit etmesi. Açıklamanın devamında bu konu da şöyle açıklanıyor: “Gökdelenler, rüzgâr için mükemmel bir kapan görevi görür. Yere yakın rüzgârlara göre çok daha kuvvetli olan üst seviye rüzgârlarının önünü keserek aşağıya doğru yönlendirir ve bina yüzeyi yakınında arzu edilmeyen farklı bir sirkülasyona neden olur. Bu yeni oluşan rüzgârlar nedeniyle sakat kalan veya hayatını kaybeden insan sayısı tahmin bile edemeyeceğimiz kadar fazladır”.

Yaşanabilir ve sürdürülebilir bir dünyada yaşamak her bireyin hakkı olduğu gibi, estetik açıdan göze hoş görünne ancak insan sağlığını tehdit eden bu tür uygulamalar için acil çözümler geliştirilmeli.

 

Önümüzdeki sayıda görüşmek üzere…



Slider Altına